Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, sağlıkta yeniden yapılanma çalışmalarının devam ettiğini ve daha çağdaş, dinamik, kaliteli hizmeti vermek için uğraş verdiklerini bildirdi.

İlaçların sağlıkta en fazla bedel ödenen kalem olduğunu belirten Gülle, ilaçların doğru ve akılcı şekilde kullanılmadığı takdirde zararları olduğunu, bunun için “Akılcı İlaç Kullanımı” programını eczacılar, hekimler ve halkın bilinçlenmesi için hayata geçireceklerini söyledi.

Devletin ihaleye çıkıp ilaç satın almasını durdurup sadece yataklı hastalar için elinde ilaç bulundurmasını, halkın ilaçları eczanelerden almasını sağlamak istediklerini söyleyen Gülle, eczacıların konumlanması, hangi kriterlere göre açılacağı, birbirine ne mesafede olacağının tüm dünyada kurallara bağlı olduğunu kaydetti.

Eczacılar Birliği ile tüzük çalışması için önemli çalışmalar yaptıklarını, herhangi bir siyasi kaygı gütmeden bu çalışmaları yürüttüklerini belirten Gülle, daha önce hazırladıkları tüzüğü Bakanlar Kurulu’ndan geçirdiklerini söyledi.

Gülle, eczacılıkla ilgili tüzük çalışmasının bir önceki Bakanlar Kurulu’nda gündeme geldiğini fakat üzerinde yeterince tartışılmadığı için bir hafta ertelendiğini söyleyerek, bu konuda çeşitli söylentiler ve yorumlarda bulunulduğunu hatırlattı.

“Eczacılık ve Zehirler Yasası”nın daha kapsamlı düzenlemelerin geçirilmesi için önce Bakanlar Kurulu’na ardından da Meclise sunulacağını kaydeden Gülle, konuyu her boyutta değerlendirip yasal olarak hayata geçirmek istediklerini söyledi.

ORGAN NAKİLLERİ

Gülle, organ nakilleri konusuna da değinerek, önemli adımlar attıklarını, ilgili tüzüğün önümüzdeki hafta Bakanlar Kurulu’na geleceğini, Hacettepe Tıp Fakültesi’nden uzmanların Devlet Hastanesi’ndeki altyapıyı inceleyip değerlendirdiklerini ve hazır bulduklarını söyledi.

Gülle, organ nakillerinin acil böbrek bekleyen hastalardan başlayacağını da kaydederek, 3 yıllık bir planlamanın ardından alınacak eğitimlerle, KKTC’deki doktorların bu organ nakillerini yapacağının altını çizdi.

Gülle, bir soruya karşılık, eczacılıkla ilgili tıkanıklık yaşayan her ülkenin belli zamanlarda bu tür düzenlemeleri hayata geçirdiklerine işaret etti ve daha detaylı düzenlemelere de ihtiyaç duyulduğunu, konuyu Bakanlar Kurulu’nun gündemine yeniden getireceklerini söyledi.