“GEZİ DİRENİŞİ” VE DEĞİŞEN PARADİGMALAR
Erkut YILMABAŞAR
30 Mayıs 2015 Cumartesi 09:50
Tam iki yıl önce bir sabah İstanbul’da gezi parkında başlayan direniş, hem Türkiye’de hem de Kıbrıs’ın kuzeyinde alışıla gelmiş düşüncelerin değişim içgüdüsü ile allak bullak olmasına neden oldu. 2013 Taksim Gezi Parkı protestoları, 61. Türkiye Cumhuriyeti hükûmeti'nin, İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde bulunan ve sadece umumi hizmette kullanılmak koşulu ile tapuda İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne tahsis edilmiş olan Taksim Gezi Parkı'na İstanbul 6'ncı İdare Mahkemesi ve 2 Nolu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararı olduğu halde Topçu Kışlası'nı Taksim Yayalaştırma Projesi çerçevesinde imar izni olmadan yeniden inşa etmesini engelleme eylemi olarak başlamıştır.* Gezi Parkı olaylarının dün yıl dönümü idi, olayların başlangıcının üzerinden tam iki yıl geçti. Türkçe konuşan, iletişim kuran insanlar üzerinde derin izler bırakan olaylar önemli bir düşünce değişiminin de önünü açtı. Bireyler, topluluklar beğenmediği olaylar/olgular karşısında yeni medya ve sosyal medya üzerinden paylaştıkları fikirler ile yeni bir tartışma ortamı yaratabiliyorlar. Bu hızlı etkileşim yeni ve de toplumun vicdanı olacak fikirlerin ortaya çıkmasını da sağlıyor. Yeni medya çağında artık hiçbir şeyin eskisi gibi olması mümkün değil. Thomas Samuel Kuhn bilimsel anlamında paradigmayı şöyle formüle etmektedir:
- A) İzlenen ve kontrol edilen olandır. B) Soruların tarzı hangi konuyla ilgili olduğuyla iç içedir ve sağlamasının nasıl test edilebilirliğiyledir. C) Bu soruların nasıl sorulacağıyladır. D) Sonuçların karşılaştırmalı olarak nasıl yorumlanacağıyladır.
Yani Kuhn'a göre paradigma, kabul görülmeye öncelikle hakim olan bir düşüncenin belli bir zaman dilimi içindeki ilk örneğidir. Uzun deneyimleri ve kanıtlarını içerisinde barındırır. Diğer anlamıyla paradigma, bir düşüncenin genel onayı (genel kabul görüleni) tasarımsal olarak varsayışının bir yansımasıdır ve bu da birçok sorunun yanıtlarını da beraberinde taşıyarak sunar. Bu tanımlamada paradigmanın bilimsel çalışmalardaki olgusu, model sunmak ya da bu suretle görüngüleri önceden açıklamak deneyidir. ** Kıbrıs’ta, Türkiye’de ve de Avrupa’nın değişik yerlerinde yükselmekte olan değişim talebinin kökeninde daha çok özgürlük, eşitlik ve sosyal adalet talepleri var. Türkiye’de Gezi ile başlayan zihinlerdeki değişimin Kıbrıs’ın kuzeyinde hatta güneyinde ve de birçok coğrafyada değişik etkileşimlerinin olması çok doğal. Yeni medya ve de sosyal iletişim ağları zihinlerdeki sınırları ortadan kalkmasını sağlamakla birlikte kâğıt üzerinde çizilen sınırları da hiçleştiriyor, anlamsızlaştırıyor. Syriza’nın Yunanistan’da halk hareketi ve değişimin öncüsü olarak iktidarı alması bir işaret fişeği gibi tüm özgürlük, eşitlik ve adalet talep edenleri heyecanlandırdı. Kuzey Kıbrıs’ta yaşanan Cumhurbaşkanlığı seçiminde Akıncı’nın “Değişim fikirlerle geliyor” mottosu, halkın beklentilerini radikal bir şekilde dillendirmesi, toplumsal beklentiler ile örtüştü bu ve bunun gibi olgular Akıncı’nın seçimlerden başarıyla çıkmasını getirdi. İspanya’da yaşanan yerel seçimlerde Podemos’un aldığı halk desteği ve birçok önemli yerel yönetimde söz sahibi olması toplumların değişim talebinin değişik coğrafyalarda sürdüğünü bizlere gösterdi. Türkiye’de yapılacak 7 Haziran tarihindeki seçimlerde Türkiye haklarının da değişimi gerçekleştirme yönünde bir adım atması beklenebilir. Bunu yaşayıp göreceğiz elbette. *http://tr.wikipedia.org/wiki/Gezi_Park%C4%B1_protestolar%C4%B1 ** http://tr.wikipedia.org/wiki/Paradigma
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.