25 Ekim 2024
  • Lefkoşa21°C
  • Mağusa24°C
  • Girne24°C
  • Güzelyurt20°C
  • İskele24°C
  • İstanbul15°C
  • Ankara9°C

GERGİN BİR HAFTA..

Arif Alasya

11 Temmuz 2016 Pazartesi 08:15

Haftaya iki konuda ciddi gerginliklerin yaşanacağı iki temel olay ile merhaba diyeceğiz.
Her iki olayın merkezinde de halk bulunuyor. Halk ile hükümet arasındaki gerginliği çözme bombası da yargının kucağında. Yargı bu kez adalet terazisini halkına güven verecek ve anketlerde güvenilmezlikte başı çeken politikacılara dur diyebilecek mi?
Amacım yargıyı eleştirmek değil alacakları kararın halkı doğrudan ilgilendiren konular olduğuna dikkat çekmek içindir.
Birinci konu Kıbrıs’lı gençlerin geleceği için çok çok önemlidir. Genler mecliste onaylanan ‘’Koordinasyon ofisi’’ile ilgili olarak çığ gibi büyüyen bir direniş hareketi içindedirler. Maalesef bu gençler bu yasaya onay veren 27 milletvekiline seslerini duyuramamışlar. Bu vekiller Cumhurbaşkanının önerisine da uymamışlar ve nerdeyse sabaha kadar mecliste nöbet tutarak bu yasayı geçirmişlerdir. Belki da bu olay mecliste bir ilk olmuştur. Meclis başkanı sırf oylama yapılsın diye Meclis iç tüzüğe uymayan seyirci davranışlarına müsaade etmiş ve adeta siz ne isterseniz yapın biz bu yasayı geçireceğiz diye meydan okumuştur. Şimdi bu meydan okumanın yargıda sorgulanması zamanıdır. Acaba Cumhurbaşkanı hukukçularının ve gençlerin savunduğu Anayasaya aykırılık tezi mi yoksa 27 kahraman vekilin Anayasaya uygunluk tezi mi doğrudur. Terazinin bir kefesinde Cumhurbaşkanı ve gençler diğer gözünde 27 kahraman milletvekili işte adalet bu kefeleri sorgulayacak.
Dün ‘’reddediyoruz ‘’ platformunun üyeleri Güzelyurt’da bir toplantı ile gençlerle buluştu.Tatil günü olmasına rağmen ilgi büyüktü.Kararlılıklarını bir kez daha ortaya koydular ve her halükarda pes etmeyeceklerini ortaya koymuşlardır.
Şunu belirtmekte fayda görüyorum  ‘’Reddediyoruz’’ hareketi bir siyasi hareket değildir. Her renkte gençlerin oluşturduğu bir platformdur. Kimsesi bu hareketten siyasi bir çıkar sağlamanın peşinde olmasın ve kimsesi bunu siyasete meze yapmaya kalkmasın.
İkinci konu Sadece Lefke beldesinin değil tüm Kıbrıs halkını ilgilendiren bir konuda Hükümetin aymazlığıdır.
Yıllar önce CMC maden artıklarının temizlenmesi konusunda Hükümet ile PORT-İSBİ ile bir mukavele imzalamıştır.
Yıllar geçmiş bu şirket bu konuda hiçbir adım atmamıştır.
CTP-UBP hükümeti bu mukaveleyi iptal etmiştir. Bu kararın ardından PORT-İSBİ iptalin uygun olmadığı hususunda dava açmış ve bir ÇED raporu hazırlayarak hükümete sunmuştur.
UBP-DP hükümeti maalesef açılan davaya müdahil olmamıştır. ÇED raporu halen onay beklemektedir.
Ancak bu noktada Dokuz günlük Bayram tatilinde onayın ve gümrük işlerinin nasıl yapıldığı belli olmayan şekilde PORT-İSBİ tırları tesis yüklü olarak CMC maden alanına girip yüklerini boşaltmışlardır.
Oraya çıkan karmaşayı açıklayacak hiçbir yetkiliye maalesef tatil sürecinde ulaşılamamıştır.Sadece PORT-İSBİ yetkilisi CED raporu onayından sonra kurulacak tesisin parçaları olduğu açıklaması yapmıştır.
Burası sorma gir hanımıdır. Ortada sonuçlanmayan bir mahkeme ve onaylanmayan bir ÇED raporu varken nasıl olur da bu iki karara bağlı yüklerin KKTC’ye girişine gerek hükümet gerek Gümrük dairesi izin verir? Yoksa PORT-İSBİ bizim bu makamlarımızın üzerinde bir yetkiye mi sahiptir.
İşte yargının önünde ikinci bir ciddi mesele budur.
Her iki konunun temelinde yargının kararı bu ülkede kimin efendi olduğunu belirleyecektir..

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.