13 Ocak 2017 tarihinde özel bir hastanede 18.00 sıralarında başlayıp 14 Ocak 2017 tarihinde saat 02.00 sıralarında sonlanan estetik operasyonu sırasında 38 yaşındaki genç bir insanı kaybettik. Geride bir eş ve 2 çocuk kalmıştır.

Yaşanan bu olay elbette ki ailesi, sevenleri ve halkımız yanında hekimler için de son derece üzücü ve acıdır.

Birçok sorun ile boğuşan sağlık sistemimiz içinde yaşanan her olay bütünlüklü değerlendirilmediği takdirde toplumda panik duygusunun artması dışında bir işe yaramayacaktır.

Yakında yaşadığımız gençlerimizi kaybettiğimiz facia gibi bu konu, bu ve buna benzer olayların kişisel kusurlar yanında aynı zamanda bir sistem sorunu olduğunu, denetimlerin ve yasal alt yapımızın zayıflığı ve siyası erk yokluğunun olduğunu bizlere bir kez daha göstermiştir.

Gerçek sorumlu "devlet–sistem ve denetimci" olması gerekir. Sağlık sistemimizi çağdaş normlarda yasal düzenleme ile güncellemesi gereken Sağlık Bakanlığıdır.

Bütünlüklü olarak iyi çalışmayan, denetlenmeyen ve kontrolden yoksun sistemlerde bireyler ve meslek sahipleri ne kadar iyi niyetli, başarılı ve dikkatli olurlarsa olsunlar, bir şekilde mağdur olacaklardır.

Aynı şekilde ehliyetsiz yada yetersiz olan kişiler de bir o kadar rahat ve cüretkar davranacaklardır.

Filmin bütününü görmek zorundayız, tek bir resmi değil. Resmin bütününü anlamak önemlidir. Yaşanılan bütün sorunlar birbiri ile bağlantılıdır.

Hepimize, sivil topluma ve meslek örgütlerine bu geniş çerçeveyi görmek, sorunların takipçisi olmak ile ilgili sorumluluk düşmektedir.

Unutulmaması gereken en önemli nokta vatandaşların sağlığından ve canından sorumlu olan devlettir. Sağlık sistemimizin temelinde de insan olmalıdır.