FOLİK ASİTİN ÖNEMİ
Gaye TAŞKENTLİ
30 Ağustos 2015 Pazar 09:00
Folik asit (B9), suda çözünebilen B grubu bir vitamindir. Vücudun fonksiyonlarını devam ettirebilmesi için her gün alınması gerekir. Yararları: - DNA ve RNA üretimine yardım ederek, yeni hücrelerin yapımı ve çoğalmasına yardımcı olur. - B12 vitamini ile birlikte hemoglobin (oksijeni taşıyan protein) yapımını sağlar. - Bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur. - Sinir sisteminin gelişmesinde önemli rolü vardır. - Kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucudur. - Akciğer, kolon (bağırsak) ve serviks (rahim ağzı) kanserlerinin önlenmesine yardımcıdır. Folik asit, özellikle yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Ayrıca bazı meyve ve sebzeler (brokoli, karnabahar, lahana, kavun, portakal, muz vs.), et, kuru baklagiller, yumurta, yoğurt, süt, tam taneli tahıllar (buğday, çavdar vs.) ile kuruyemişler de folik asit içerir. Folik asidin kayba uğramaması için besinlerin doğru şekilde pişirilmesine dikkat edilmelidir. Besinlerin yüksek ısıda uzun süre pişirilmesi, folik asit kaybına neden olur. Ayrıca bol suda pişirilen ve suyu dökülen sebzelerde kayıplar meydana gelir. Yeterli ve dengeli beslenildiğinde günlük folik asit ihtiyacı karşılanmış olur. Hamilelik ve büyüme gibi dokuların hızlı gelişme gösterdiği durumlarda folik asit gereksinimi artar. Sağlıklı bir yetişkin için günlük önerilen folik asit miktarı 400 mikrogram olup, emziklilik döneminde 500 mikrogram, hamilelikte ise bu miktar yaklaşık 600 mikrograma kadar çıkar. Doktor kontrolünde, hamile kalmadan üç ay önce folik asit tabletlerine başlanmalıdır. Hamilelik döneminin ilk 3 ayında da bu tabletleri kullanarak gereksinim karşılanmalıdır. Folik asit eksikliği olan hamileler, düşük doğum ağırlıklı, prematüre ve nöral tüp defektli bebek doğurma riski altındandır. Nöral tüp defekti, bebeğin nöral tüpünün kapanması sonucu ortaya çıkan beyin ve omurilik hasarıdır. Annede ise megaloblastik anemi oluşabilir. Megaloblastik anemi, kemik iliğinde hücre bölünmesinin bozulmasından dolayı oluşan bir kansızlık türüdür. Çölyak hastalığı gibi bazı emilim bozuklukları, yetersiz beslenme, fazla alkol tüketimi, karaciğer hastalığı, B12 vitaminin yetersizliği ve bazı ilaçlar folik asit eksikliğine neden olabilir. Eksikliğinde büyümede gerilik, kansızlık, kramplar, sindirim sisteminde bozukluklar, depresyon ve halsizlik gözlenebilir. Vücutta homosistein düzeyi yükselerek, damar sertliğine neden olabilir. Ayrıca rahim ağzı, kolon, akciğer, yemek borusu, beyin ve pankreas kanserlerinin gelişme riskini artırır. Fazla alımında ise B12 vitamininde yetersizlik ve deride kızarma görülebilir. Beslenmemize önem vererek, vücudumuzun gereksinim duyduğu vitamin ve mineralleri karşılamış oluruz.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.