ETİK YAYINCILIK DERSİ HA…
Oshan SABIRLI
27 Kasım 2014 Perşembe 15:28
İnsan hakları, çocuk hakları, kadın hakları, eşcinsel hakları diye yola koyulduk. Tarih 17 Mart’ı gösteriyordu ve bu ülkede “hak gazeteciline olan ihtiyaç” nedeni ile yola koyulmuştuk. Etik değerlerin önemini biliyorduk ve biz kendi etik değerlerimiz ile yola koyulduk. Derken yayın şablonumuzu, insan hakları, uluslararası basın meslek ilkeleri ve kendi etik değerlerimiz doğrultusunda oluşturduk. Etik yayıncılığın bilinci ve sorumluluğu ile okuyuculara ulaşmaya karar verdik. Hatta bu tutumumuzdan dolayı eleştirildik bile. Etik yayıncılık yaparken ödül beklentimiz yoktu. Biz ülke medyasının daha temiz haberler sunması arzusu ile yayınlarımızı sürdürdük. Bu sorumluluğu hiç okuyucularımıza, çocuklarımıza, kadınlarımıza, zanlılarımıza borçlu olduğumuzu hissederek yaptık. Çok sevdiğimiz, kardeş kuruluşlarımız dediğimiz birçok kuruluş ve meslektaşımızdan da takdir aldık. En basiti “Neden polislerin değil de suçluların yüzünü kapatıyorsunuz?” diye soran vatandaşlara “onlar suçlu değil, zanlı da ondan” yorumlarında bulunduk. Etik değerler dedik ama galiba bir tek biz umursadık. Dün sevgili DAÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Süleyman İrvan’dan bir uyarı yazısı aldım. Medya ve etik konusunda hassasiyetlerimi çok iyi bilen, dostum dediğim İrvan (bu arada belirmeliyim kendisi üniversitede benim “medya ve etik” dersi hocamdır) aldığım yazı beni hem güldürdü, hem de kızdırdı. Daha önce Süleyman İrvan ile birçok kez etik ile ilgili sohbetlerim, hatta hazırladığımız haberlerin veriliş şekli ile ilgili danışmışlığım olması nedeni ile Detay’ın tutumunu çok iyi bildiği için başkana ve diğer kurul üyelerine yazıyorum; Siz bu ülkede bal yapmayan arılar gibisiniz. Medya etik kurulu toplantılarında harcayacağınız zamanınız yerine liselerde medya okur yazarlığı seminerleri verecek olsanız bu ülkeye çok daha büyük katkınız olurdu. Ancak bu eleştirel bakış açısı ile faydanız olur muydu o da başka bir muamma… Kurul Başkanı Süleyman İrvan’a “hep eleştiriyorsunuz, bazen de etik yayıncılığa özen gösterenlere taktir niteliğinde 1-2 satır kuruluş ismi de vererek atıfta bulunun” dememe karşın “zaten etik yayıncılık yapmak sizin görevinizdir” demişti. Etik yayıncılığın ilkelerinin, ansiklopediler dolusu farklı yorumu olmasına karşın, dün aldığımız ikinci uyarınız ile yayın politikamızda da 1-2 değişiklik yapmamız elzem oldu. Madem Medya Etik Kurulu’nun tek gayesi, “şikâyet üzerine veya re’sen harekete geçmek ve uyarı ve kınama vermektir” bir kez daha “hodri meydan” sizi hiçbir şekilde tanımıyoruz. Öte yandan madem etik değerlere çok önem veren yasakçı nitelikte bir kuruluşsunuz ve yayıncılığa destek olmak yerine köstek olacak şekilde ilerliyorsunuz “hodri meydan”… Boşuna bize basın bildirisi ve eleştiri, uyarı veya kınama göndermeyin… Zamanınıza yazık. Birçok üyenizin sektörden gelmiş olmasına, Kuzey Kıbrıs medyasının işleyişine bire bir tanık olmasına karşın, maalesef kaygılarınız ile bizim habere bakış, haberi veriş kaygılarımız ve hassasiyetlerimiz arasında ciddi farklılıklar var. Ülkede yayın yapan 15 gazetenin 13 tanesi (Detay ve Yenidüzen dışındakiler) mahkeme haberlerini zanlıların yüzü açık şekilde ve açık isimlerle verirken, bu gün itibarı ile biz de yayınlarımıza diğer 13 gazete gibi yer verme kararı almış bulunuyoruz. Madem etik değerleri çok iyi bildiğinizi iddia ediyorsunuz, sizden bu kararımız için de EN SERT ŞEKİLDE KINAMA BEKLİYORUZ.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.