ERTUĞ TANERİ’Yİ HATIRLAMAK..
Arif Alasya
26 Haziran 2015 Cuma 08:57
Ertuğ benim gibi ayni dönemden sınıf arkadaşlığı yaşamış, kimimizle ana okulundan,kimimizle ilk okuldan kimimizle lise ve Üniversiteden arkadaşımız bir kardeşimiz.Aradan yıllar geçmesine rağmen eskimeyen yıpranmayan bir bağımız vardı.Özellikle bu arkadaşlarımız emekli olduktan sonra oluşturulan ‘’İHTİYAR DELİKANLILAR’’gurubumuzun değişmez katılımcısı olmuştur.Buluştuğumuz günlerde çekip paylaştığımız resimlerle yurt dışında yaşayan sınıf arkadaşlarımızla da Kıbrıs’a geldikleri dönemde buluşmamızdan da ayrıca sevinç duymaktaydık. İşte böylesi güzel bir grubun değişmez üyesi can dostumuz ERTUĞ TANERİ’yi kaybettik.Onun anısına onu hatırlamak için grup arkadaşlarımızdan Alper Uludağ tümümüz adına bir anma yazısı yazdı.İşte bu yazıyı köşemde tüm ulaşamadığımız arkadaşlarınız ve onu hatırlamak adına yayınlıyorum.. ‘’’’Geçtiğimiz Pazar günü sonsuzluğa uğurladığımız arkadaşımız Ertuğ Taneri, ya da bizim bildiğimiz adıyla Ertuğ Suphi’yi hatırlaması gerekenler pek de hatırlamayınca ,geçmişten bu güne ,ben hatırlamak istedim. Onu ilk okulda, lisede ve daha sonra Ankara ODTÜ’de iken beraber geçirilen akşamlarda,sırtından hiç çıkarmadığı kırmızı kapitone montuyla,önce yoğurt sonra rakı sistemiyle,en düzgün Türkçe şivesi konuşmasıyla hatırlıyorum. Sonraki hayat mücadelesi yıllarımızda,Telefon dairesinde ,1974 sonrası toplumun haberleşme altyapısının kurulma aşamasında,Radyolinkinden,Sahil telsiz sistemine,Hava trafik haberleşmesinden,Orman telsizlerine,Yayla tesislerinde,Mesarya’da,her konuda şeyi gündüze katarak özverili çalışmalarınızı hatırlıyorum. Devlet dairelerinin çalışma sistemine hiç uymayan bir iş anlayışı ve enerji ile, neticeye odaklı ve düzgün bir çalışma anlayışı vardı. Bu yüzden o da benim gibi , politikacı ile ters düştüğü anda,devletten ayrılmayı ve topluma katkısını özelde ve daha sonra da akademik alanda devam etmeyi tercih etti. Sonraki yıllarda özel merakla kurduğu ve Girne kapısındaki baba evindeki ahşap atölyesinde yaptığı işleri ve evinde görüp hayran olduğum ‘’Kavboy kapısı’nı’’ hatırlıyorum. Ailesinden herkese ‘’bulunan’’kişi olarak, yeğenlere akrabalara yaptığı ulaşımdan danışmanlığa, her seviyedeki katkılarını hatırlıyorum. Haftalık kahve buluşmalarımızdaki sohbetlerimizi, memleket meselelerindeki irdeleme ve tartışmalarımızı, gece yemekli buluşmalarımızda, kahta bir ikram edilen puroyu içişini hatırlıyorum. Arkadaşımızı son yolculuğuna uğurlarken, en zor kuruluş yıllarında bu toplumun haberleşmesine yaptığı katkıları bilmeyen ya da hatırlamak istemeyen KKTC Devlet yetkililerinin olmayışı, inanın ki kimseyi üzmedi. Ertuğ’un sevenleri, arkadaşları, aile dostları,eski mesai arkadaşları,onu her zaman hatırlayıp bu topluma katkılarını anacaktır.’’’’ İhtiyar delikanlılar ve tüm gönül dostlarımızın duygularını kaleme alan Alper Uludağ arkadaşımıza teşekkür ederim… Ertuğ seni hep hatırlayıp anacağız.Mekanın cennet olsun…
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.