Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, “Kadına yönelik şiddet ve istismar asla kabul edilemez. Çağdaş insan için kadına yönelik şiddet ve istismar büyük bir ayıptır. Devletler, hükümetler ve toplumlar bu ayıbın giderilmesi üzerinde önemle durmalıdır” dedi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, ” 8 Mart Dünya Kadınlar Günü” dolayısı ile mesaj yayınladı.

Yapılması gerekenin her yıl, geçmiş yılın muhasebesi yapılarak biraz daha ileri gidilmesi için tedbirler alınması olduğunu vurgulayan Derviş Eroğlu, Kıbrıs Türk kadınının tarihsel süreç içinde gerek varoluş ve özgürlük mücadelesi, gerekse ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel yaşantıya büyük katkısının olduğunu belirterek, yeni dönemde Cumhurbaşkanlığı bünyesinde kadınların Kıbrıs konusu dahil her konuda görüşlerini ortaya koyabilecekleri, Kadın Konseyi kurma kararı aldığını ifade etti.

“Dünya Kadınlar Günü ilanı Birleşmiş Milletler örgütünün yaptığı doğru işlerin başında gelir” diyen Eroğlu, “Kadının yaşamımızdaki rolü ve önemimin vurgulanmasını ve kadın sorunlarına dikkat çekilmesini amaçlayan gün dolayısı ile önemli bir farkındalık yaratıldığı kesindir” dedi.

Kadına yönelik cinsel istismar, şiddet haberlerinin medyada yoğun bir şekilde yer alması, televizyon haberlerinden izledikleri ve duyduklarının üzücü olduğunu vurgulayan Derviş Eroğlu şöyle dedi:

“Bunların bize gösterdiği gerçek ise daha çok çalışmamız gereğidir. Bu nedenle Devletin ilgili tüm kuruluşları ile sivil toplum örgütleri çalışmalarını daha da artırarak, etkinleştirerek yaşanan sıkıntıların geride kalmasını başarmalıdır.

Cumhurbaşkanlığı bu konuda yapılan çalışmalara katkı sağlamaktadır ve bu çabalarını artırmaya hazırdır.”

“YENİ DÖNEMDE KADIN KONSEYİ”

Yeni dönemde ise Cumhurbaşkanlığı bünyesinde kadınların Kıbrıs konusu dahil her konuda görüşlerini ortaya koyabilecekleri, uygulamalarda kendilerine ışık olacak çalışmaların yapılacağı bir Kadın Konseyi kurma kararı aldığını da belirten Cumhurbaşkanı Eroğlu, bunun direktiflerini verdiğini kaydetti.

Eroğlu şöyle devam etti:

“Kıbrıs Türk kadınının tarihsel süreç içinde gerek varoluş ve özgürlük mücadelemize, gerekse ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel yaşantımıza büyük katkısı olmuştur. Kadının her alandaki etkinliğinin artması, bunu engelleyen unsurlar varsa kaldırılması da çağdaş Devlet olmanın başlıca gereklerinden biridir. Kadınlarımızın beklentileri ortadadır. Kıbrıs Türk kadını iş, aş, refah, gelecek kaygısından uzak, huzur içinde bir yaşam beklentisi içindedir.

Kıbrıs Türk Kadını, Ada’daki hak ve hukukumuzun korunacağı, Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devam edeceği, bizi geriye değil, ileriye taşıyacak bir antlaşmadan, barıştan yanadır. Kıbrıs Türk Halkı’nın hür iradesi ile Cumhurbaşkanlığı görevine seçildim ve Halkımızdan ışık, yönlendirme ve güç alarak Anayasal yükümlülüklerimi yerine getirmeye çalıştım ve çalışıyorum.

“DENGELİ, KALICI VE YAŞAYABİLİR ANLAŞMAYA İMZA…”

Herkes bilsin ki, Kıbrıs Türk Halkı’nı sosyal, siyasal, ekonomik olarak perişan etmeyecek, dengeli, kalıcı, yaşayabilir bir antlaşmaya imza atacak iradeye sahibim.

Kıbrıs konusunda iki yıl içinde bir sonuca ulaşmak, Kıbrıs’ı gerçekler göz önünde tutularak yapılacak bir antlaşma ile çatışmaların devam ettiği Doğu Akdeniz’de örnek bir istikrar ve barış adası haline getirmek bizim vizyonumuzun temelini oluşturmaktadır.

Bu duygu ve düşüncelerle Dünya Kadınlar Günü’nde tüm kadınlara sağlık, başarı ve mutluluklar diliyor, onları saygıyla selamlıyorum.”