ENGELLİYİZ VE FARKINDA DEĞİLİZ

Bu ülkede güzel şeyler de oluyor. Bu güzellikleri görebilmemiz için ille de birisinin bizi dürtmesi gerek. İşte öyle bir dürtme ile kendime geldim. Geçtiğimiz akşam katıldığım bir etkinlik ve bu etkinlikte gördüğüm güzel insanlar, kaos ortamı gibi yaşadığımız, huzursuzluklarımızın tavan yaptığı bir dönemde yüzümü güldürdü. Bu ülkede, aslında ne kadar iyi durumda olduğumuzu anladım. Kuzey Kıbrıs Turkcell’in, uzun bir süredir emek verdiği ve ülkemizdeki engellere dikkat çekmek amacı ile gerçekleştirdiği “Sanat Engel Tanımaz” sosyal sorumluluk projelerinin devamı niteliğindeki ödül gecesinde, bir kez daha insan olduğumuzu, elimizdekilerin değerini bilmemiz gerektiğini anımsadım. *** Sosyal sorumluluk projelerine her zamankinden çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemdeyiz. Birçok sorun ile buluşurken, moral bozuklukları yaşarken, Kıbrıs sorunundaki ve siyasetteki kargaşanın tam merkezindeyken ülkemize, insanımıza sahip çıkmamız gerektiğini hep unutuyoruz. Hep unuttuğumuz, bir kenara attığımız farklı gelişen bireyleri toplumun dışına ittiğimiz bir zamanda ödül töreni önemliydi. Bu ödül töreni aslında, engelleri kimin ne şekilde koyduğunu fark etmemiz, en önemli engellerin bizim beynimizin içindeki engeller olduğu gerçeğini anlamamız için bir fırsattı. Ödül töreninde engel temalı birbirinden özel sanatçıların fotoğrafları ve filmleri yarıştı ve ödüllendirildi. Engellerin birçok kişinin hayatını nasıl engellediği ve aslında bu engeller ışığında engellerin ne şekilde aşılabileceği farklı anlatımlarla gözler önüne serildi. *** Sakat, kör, topal, sağır, dilsiz diye isimler taktığımız, aslında kelimelerden ziyade onlara ne şekilde anlam yüklediğimiz önemli. İçinde art niyet olmayan her türlü tanımlama onlar için fark etmiyor… Biz severken sevdiğimizi söyleyemiyorsak, elimiz kolumuz tutarken dokunmuyor, koşmuyor, dans etmiyorsak, bakarken görmüyorsak hangimiz sakatız. İşte gecede gördüğüm o muazzam dans gösterileri bunun en önemli kanıtıydı ve kendime “biz miyiz engelli? Yoksa onlar mı?” sorusunu sormam gerekti. *** Medya Grubu olarak, sosyal sorumluluk projelerine her türlü desteği sonuna kadar vermek hedefi ile yola çıktık. Sosyal olmanın, insan olmanın ve özelde birey olmanın anlamı dayanışmadan geçiyor. Ülkemizdeki bir çok kurum ve kuruluş, varoluş nedenlerinin topluma bir şeyler kazandırmak ve aslında kazandıkları paraların bir kısmını yeniden topluma aktarmak zorunluluğu olduğunu farkında değil. Tüm dünyada, büyük olmanın anlamı, sosyal sorumluluk projelerine firmaların verdiği destekten geçiyor. Bu destek sayesinde bir yandan halka ciddi oranda katkı sağlanırken diğer yandan kalite imajı da desteklenmiş oluyor. İşte bu nedenle Kuzey Kıbrıs Turkcell’e alkış tutmak gerek. Farklı gelişen bireylere engellerin kaldırılması, en azından asgariye indirilmesi için çalışmamız gerek. Sosyal sorumluluk projelerine gösterdiğimiz önem bu noktada daha da ortaya çıkıyor. Öte yandan daha duyarlı bireyler olarak onların yollarına koyduğumuz engelleri kaldırmamız gerek. Tüm bunları yaparken kendi beyinlerimizde bir çok engel olduğunu, engellerimizi kaldırmamız gerektiğini ve eğer bedensel bir engelemiz yoksa bile, tüm hayatımızı değiştirecek, bir engel riski ile karşı karşıya kalabileceğimizi fark etmeliyiz.