ELEKTRİK BİLMECESİ

Bugün bizim köşeyi eski dostum Mehmet Sporcuoğlu’na kiraladık. Kısacası bir kahveye bizim köşe gitti. Gadimi (Devamlı) değil bir günlüğüne kiralandı. Mehmet’in köşe yazısını zevkle okuyacağınızdan ve bizim yazıların pabucunu dama atacağınızdan eminim. Mehmet Sporcuoğlu İşte bizim son Hükümet icraatındaki Elektrik oyunu. Elektrik fiyatlarının akaryakıta paralel olarak düşmesi gerektiğini ve bu konuda Bakanlar Kuruluna önerge sunduğunu söyleyen sendika yazılı ve görsel basında boy boy şov yaparak elektrik tarifelerinin düşmesini söylerken diğer taraftan da Hükümet yapmış olduğu açıklamada Elektrik Kurumumu dememiz gerekir onu da anlayamıyoruz.  Çünkü bu açıklamaları hep sendika yapıyor kendilerine yapılan indirimlerle ilgili önergenin az olduğunu ve tüketiciye daha fazla indirim sağlanması için yeniden hesap kitap yapılacağını söyledi. Bu karşılıklı şov bir süre gitti ve neticede hükümet elektrik indirimlerini açıkladı. Açıklamasına açıkladılar da olan yine vatandaşa oldu. Çünkü yapılan açıklamadan sonra elektrik sayaçlarının yazılması nerdeyse her bölgede en az bir hafta geç yapılmış ve üstüne üstük tarifeler yine eski fiatlandırma üzerinden olmuştur. Yapılan bu geç yazılım ve eski fiyat üzerinden olmasının esas nedeni zaten herkesin dilinde olan akaryakıt fiyatları başka düşmez şarkısı nedeniyle bundan sonra bir ay içerisinde bu fiyatların düşmesi beklenmediği gibi belki de döviz yükselecek ve bizim şaşalı hükümet ile şaşalı elektrik kurumunun almış olduğu indirim tarifesinden henüz hiç bir vatandaş faydalanmadan karşılarına dövizin yükselmiş olabileceğinden yine zamlı bir tarifede çıkabilecektir. İşte bu bizi yönettiklerini sanan kişilerin yapmış olduğu icraatın sonucudur. Niye evlerdeki sayaçlar her ay aylık olarak okunup fiyatlandırılmıyor? Elektrik Kurumu son günlerde yüzden fazla istihdam yapmış ancak hizmet gecikmeli yapılıyor. Tabi bu gecikmeli yapılan hizmet bilinçli yapılmıyorsa. Çünkü bir hafta rötarlı yazılan sayaçlar otomatik olarak vatandaşın ödeyeceği ücretin yüzde yirmibeş daha fazla ödemesine sebep olmakta ve böylece kullanılan elektrik de yüzde yirmibeş dilimlerde artış oplmasına sebep olmaktadır. İşte bizi yönettiklerini sananların yapmış oldukları icraat bu. Takdir halkımızın. ***** Sahibine Mesajlar Sayın Derviş Eroğlu, geçtiğimiz gün Tepebaşı köyünü ziyarete gitmişsiniz. Köylü size yönelik büyük bir misafirperverlik örneği sergilemiş diyorlar. Sizde dertleri dinlerken hükümette yönelik halkın haklı şikâyetlerini de büyük bir dikkatle dinleyerek notlar almışsınız. Sayın Cumhurbaşkanı köylerin lokalleri ful çekerek Cumhur adaylarından geçilmiyor. Ama en çok satan yüksek tirajlı Fiskos Gazetesi sizi bu yarışta kazanacak adaylar arasında  gösteriyor. Kolay gelsin. ** Sayın Ünal Üstel galiba siyasi hayatınızın sonuna geldiniz. Bu günleri iyi geçirmeye çalışınız çünkü size sempati ve sevgi duyan bölge halkının kapsama alanından ağır ağır çıkıyorsunuz. Verdiğiniz sözler bir ayağınızı kaldırdığınız için altından geçip gidiyormuş. Halk sizlere yönelik şiirsel tepki mesajı verirken bakın ne diyor. Siyasetçiyi sırça köşke oturmuşlar o illa benim koltuk demiş. Koltuksuz yaşayamıyormuş gözleri yine oyları süzermiş. İnsanoğlu topraktan yaratılmıştır hemen çamurlaşır ve verdiği sözler sonrasında dik duramaz cıvıtır derlermiş. Anlayana sivri sinek anlamayana davul zurna. Ne dersiniz?   ** Sayın Meltem Akın, burası nasıl bir ülke oldu anlayan lütfen bana da anlatsın. Kavga edenleri ayırmaya gittin dayağı sen yedin. Parmağını kıran kavgacılar üstelik öğrenciymişler. Sayın Akın bu öğrenciler herhalde dövüş sporu dersleri okuyor ki kavgadan geri durmuyorlar. Kusura bakmayın ama galiba burada suç biraz da sizin. Bu Hindiya Horozlarını bir birlerini evirip çevirip hastanelik edene kadar dövmesini bekleyip ondan sonra birini mezara ötekini de hastaneye götürecektin. Aman bu defa kavgaya karışmamaya bak ve kavgaya karışmadığın için bırak sana acemi desinler. Hatta korkak desinler. .Ama kavgadan sonra aman rahmetli demesinler! ** Sayın Fuat Namsoy TC Yardım Heyeti Lapta için kesenin ağzını açmış diyorlar. Hedeflerin arasında 20 Sokağı asfaltlanma işi. Beşparmaktan denize kadar gidecek Teleferik ve deniz geçiş yürüme yolları varmış. Lapta bölgesi için 1 milyon 250 bin lirayı elçilikten kopartmışsın. Tabi proje bazında aldığın destek ile 3 Km. yürüyüş yollarının kara geçiş kısmını bitirmiş geriye deniz geçiş yolları kalmış diyorlar. Lapta – Karşıyaka’dan sonra Çamlıbel’e de bir miktar asfaltlama yapacakmışsın ve iyi ilişkilerin nedeni ile Elçilik de sana sonuna kadar destek verecekmiş.. Sayın Başkan iş bilenin kılıç kuşananındır. Kalitesiz de olsa malın ucuzunu seç tamir ederken canın sıkılmasın diyenler bukez yanıldı. Halk bukez kaliteli ve pahalı tercihte bulundu bunun yararlarını da bölgeye yatırım olarak görüyor. Hadde hayırlısı ** Sayın Âdem Uslu, köşende Gönyeli mıntıkasında bulunan dereye Türkiye’den su getirme işini yürüten şirket tarafından tecavüz edildiğini dile getirdin. Adem gardaş bu derelere ne ilk nede son tecavüz olacaktır. Ama Türkiye’den gelen de ağabeylerinin yolundan giderek Devletin gelse beni engelleyemez diyen şirket yöneticilerinin de devlete yönelik yaptıları tecavüzün de ne ilki nede sonu olacaktır. Maaşınız kaç diyen, Esenboğa’ya ‘Minibüs’ göndererek KKTC Başbakanını Minibüs ile taşıtan, 12’de denilen görüşmeyi 14.00’e kaydırarak 2 saat heyeti kapıda bekleten. Kıbrıslı Türk’e besleme, Rum diyen AK Partili siyasiler de tecavüz etmedikleri tarafımızı bırakmadılar. Haluk’a programda damarın Türkiye’ye taraf çekmesin derim. Tecavüzlerden bahsederken yasalara uyulması gerektiğini ve diğer manevi tecavüzleri de dile getirsen diyorum. ** Sayın Tözün Tunalı SDP Genel Başkanı olarak yaptığınız açılamada yolsuzlukların üzerine gidilsin ve verilen sözler tutulsun diyorsun. Diyorsun da bugüne kadar yenilen ham hum yapılanlar hazmedilerek atıkları WC’leri doldurmuş durumda. Kimin eli kimin cebinde Cumhuriyetinde dosyalar, Denetleme Kurulu ile Başsavcılığın tozlu raflarında ömür törpülüyor. Kısacası anamızı öpen kadı bunların hesabını kime soracağız dersiniz? Oğlancık ve gıccacığın işe girme derdinde olan halk hesap sormaz ve bir bir daha eder on bir derse o memlekette yandı gülüm helva demektir. Isırgan otları ile dolu yolda bunlara aldırmadan yürümeye devam edin. Yolunuz doğru yoldur. ** Sayın Şener Elcil Gönyeli’de KKTC’ye su getirmek ile görevli şirketin dere yatağına izinsiz olarak yaptığı kazı çalışmalarını engelleyen Belediye zabıtalarının Polisin ifadelerini almasına yönelik davranış biçimine KKTC hukukuna saygılı olun diyerek tepki gösterttiniz. Hocam, Anamızın besleme dediği, başbakanımıza maaşın kaç diye sorulup Esenboğa’dan TC Büyük Millet Meclisine Minibüs ile götürüldüğü ve kimsenin buna ses çıkartmadığı bir Cumhuriyette bir şirketin devletin gelse engelleyemez demesi çok normal değil mi? Görevini yapmaya çalışan zabıtaların tutuklanıp ifadelerinin alınması da bu durumda bence çok normal. Prematüre bebek 30 yaşında hala daha anasının bezini değiştirmesini beklerse çek fişi bitir işi demekten başka geriye söz kalır mı hocam? [caption id="attachment_49436" align="alignleft" width="650"] Günün Fotoğrafı[/caption]