BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin Kıbrıs sorununun çözümü müzakereleri başlamadan önce Türkiye ve Yunanistan’ı ziyaret etme niyetinde olduğu iddia edildi.

Fileleftheros gazetesi “Eide ‘Ana Vatanlarda’ – BM Yetkilisi Müzakereler Başlamadan Önce Atina ve Ankara’ya Gitmek İstiyor” başlıkları altında verdiği haberinde, Eide’nin Atina ve Ankara’ya ziyaretler gerçekleştirmek ve Kıbrıs sorununun çözümü öncesinde iyi ortamın oluşmasını sağlamak niyetinde olduğunu yazdı.

Gazete, Eide ve Kıbrıs Grubu için mayıs ayında müzakerelerin başlamasının önemli olduğunu ve nisanda bunun duyurulmasını istediklerini belirtirken müzakerelerin yeniden başlaması ortamının oluşmasına karşın son kararı Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vereceğini düşünen BM’nin çekinceleri olduğunu savundu.

BM’nin Türk tarafından, Navtex’in yenilenmeyeceği ve Barbaros Hayreddin Paşa gemisinin de bölgeden ayrılacağı taahhüdünü aldığını iddia eden gazete, ancak Türkiye’nin yeni “Turkuaz” gemisinin bölgeye gelme ihtimalinin ise açık bulunduğunu öne sürdü.

Kıbrıs Rum tarafının NAVTEX’in yenilenmemesi ve Türkiye’nin araştırma amaçlı bölgeye yeniden gelmemesini de istediğini hatırlatan gazete, Güney Kıbrıs’ın sözde Münhasır Ekonomik Bölgesi’ndeki (MEB) gelişmelere de değindi.

Haberde, TOTAL şirketinin nisan ayında sismik araştırmalara başlayacağını duyurmasının beklendiği, NOBLE şirketinin 12. parseldeki doğal gazı değerlendirme yönünde ilerlediğini belirtilirken, ENI şirketinin “Saipem 10000” sondaj platformunun ise Marsilya limanına gitmek üzere bölgeden ayrıldığı vurgulandı.

ANASTASİADİS: “EGEMENLİĞİMİZİ KUŞKUYLA BAKACAK SÜRECE HAYIR”

Öte yandan gazeteler, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in “Kıbrıs Rum tarafının, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğini kuşkuya düşürecek herhangi bir sürece katılmasının beklenemeyeceğini” söylediğini yazdılar.

Alithia ve diğer gazeteler, Anastasiadis’in dün bir etkinlikte yaptığı konuşmada “Türkiye’nin olumsuzluğunun iki yıldır yapıcı bir sürecin gerçekleştirilmesine imkan tanımadığını ve Kıbrıs sorununun çözümü yönündeki istek ve kararlılıklarına karşın Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğini kuşkuya düşürecek hiçbir süreci kabul etmelerinin beklenemeyeceğini” söylediğini yazdılar.

Anastasiadis, “bugünkü statükonun tehlikeli olduğunu ve en kısa sürede bu tehlikeli duruma son vermeleri gerektiğini” belirterek “ancak tüm iyi niyet ve çabalarına karşılık Türkiye’nin olumsuz tutumunun son iki yıldır verimli bir müzakerenin olmasına imkan tanımadığını” sözlerine ekledi.

HRİSTODULİDİS: “HER ŞEY MÜZAKERELERİN YENİDEN BAŞLAYACAĞI YÖNÜNDE”

Gazete bir diğer haberinde ise, Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis’in, “üçünü tarafların değerlendirmelerine göre Türkiye’nin NAVTEX’i yenilemeyeceği ve KKTC’deki seçimlerin ardından müzakerelerin kaldığı yerden yeniden başlayacağını” açıkladığını aktardı.

Habere göre Hristodulidis, ABD’de gerçekleştirdiği temaslar çerçevesinde Rum “Kıbrıs Federasyonu” örgütünün cumartesi günkü etkinliğinde yaptığı konuşmada, “bu durumda müzakerelerin tam olarak kaldığı yerden, Ortak Açıklama’da yasaklandığı gibi takvimler ve hakemlik olmaksızın başlayacağını” öne sürdü.

Müzakerelerin yeniden başlayabilmesi için Kıbrıs Rum tarafının, NAVTEX’in yenilenmemesi, Barbaros gemisinin bölgeden ayrılması şeklindeki şartlarını hatırlatan Hristodulidis, “üçüncü tarafların değerlendirmelerinin NAVTEX’in yenilenmeyeceği yönünde olduğunu” ifade etti.

Hristodulidis ayrıca, “doğal kaynaklara ilişkin tüm diğer konuların yalnızca müzakerelerin son aşamasında, çözüme yakın olunduğunda ve toprak düzenlemelerine ilişkin haritalarla paralel ele alınabileceğini” öne sürdü.

Kıbrıs Rum tarafının enerji planlarının normal şekilde sürdüğünü belirten Hristodulidis, bunun Noble ve Total şirketlerinin faaliyetleri ve Mısır’la imzalanan “Karşılıklı Anlayış Memorandumu’ndan” anlaşılabileceğini sözlerine ekled