25 Nisan 2024
  • Lefkoşa21°C
  • Mağusa19°C
  • Girne24°C
  • Güzelyurt23°C
  • İskele19°C
  • İstanbul18°C
  • Ankara20°C

EĞİTİMİNİ ABD'DE GÖREN BİRİNCİ'DEN KUZEYDE İNGİLİZCE, GÜNEYDE TÜRKÇE YETERLİLİK İSTEDİLER!

Deniz Birinci kuzey ve güney Kıbrıs'ta yaşadıklarını yazdı...

Eğitimini ABD'de gören Birinci'den kuzeyde İngilizce, güneyde Türkçe yeterlilik istediler!

22 Ocak 2019 Salı 11:45

Deniz Birinci, adanın kuzeyinden ve güneyinde yaşadıklarını yazdı... İşte Deniz Birinci'nin yazısı:

' Bir gün kızım büyüdüğünde okusun ve onun yolu benimkinden açık olsun diye paylaşmak istiyorum bu yazıyı, yoksa sosyal medyada böyle uzun uzadıya giden yazılar paylaşmayı hiç sevmiyorum. Dilerim ki benim kendi ektiğim özel zeytin ağacım büyüyene kadar tüm Kıbrıslılar için kendi ülkelerinde kök salmayı başarabilecekleri adil bir düzen kurmayı başarabiliriz....

*******

2016 sonlarıydı, Cumhurbaşkanlığı'ndaki işimden istifa etmeye karar verdim. Tesadüf, tam da ayni dönemde Dışişleri'nde iki münhal ilanı gördüm. Biri kuzeyde, diğeri güneyde... 

Tüm belgelerimi toplayıp kuzeydekine gidip başvurdum. Diplomanın fotokopisi olmaz, orijinalini isteriz dediler. Duvardan söküp boyum kadar diplomaları sırtıma vurdum götürdüm. Bir lisans, iki yüksek lisans. Amerika, İtalya ve İngiltere'den. Kusura bakma dediler, başvurunu kabul edemeyeceğiz. Ben şok. 

-Neden?! 
-İngilizce yeterlilik sınavını geçmemişsin. Dosyanda eksik belge var. Kabul edemeyiz. 
-Amerikan ve İngiliz diplomalarım bir işe yaramıyor mu? 
- Üzgünüz. İngilizce yeterlilik belgesi şart.
- Johns Hopkins Universitesi'nden var İngilizce yeterlilik belgem, işte bakın burada.
- Malesef o geçerli değil. Bize KKTC'ninki lazım. 
- Anlıyorum.
- Başarılar.
- Size de!... 

Gene aynı belgelerin fotokopilerini alıp bu kez güneydeki Dışişlerine müracaat ettim. Resmi gazetede her ne belge istiyorlarsa hepsini tek tek ekledim başvuruya, hiç eksiksiz. İki farklı mevki için başvuru yaptım. Biri büyükelçi mevki (ilk kez dıştan atama), ikincisi de ataşe. Birincisi için sadece sözlü mülakat, ikincisi için de yazılı sınav, geçersen sözlü. 

Üzerinden iki yıl geçtikten ve ben o başvuruyu yaptığımı bile unuttuktan sonra bir gün iki mektup gelir... Ataşe pozisyonu için 2018 eylülünde yazılı sınava çağrılıyorum... Büyükelçi pozisyonu için de bir hafta sonra sözlü mülakat... Hazırlanmak için iki haftam var. Sınav 6 bölüm. Her biri 3 saat. Her biri Yunanca. Tamam Yunancam var ama o derece değil. Benim anayasal hakkım yok mu? Türkçe girmek isterim sınava. Hemen yazıyorum, hakkımı kullanmak istiyorum. Kabul ediyorlar. Sınava eski soru örnekleri üzerinden hazırlanmaya çalışıyorum, Yunanca, kısıtlı zaman diliminde. Gece gündüz perişanlık. Müfredat yok. Şuradan çalışacaksın diye bişey yok. Kıbrıs Sorunu, Avrupa Birliği, Dilbilgisi, Kıbrıs Tarihi ve Ekonomisi, Uluslararası İlişkiler ve İngilizce konularında herhangi bir şey soru olarak önüne gelebilir. Neyse, giriştik bir işe, hakkını vereceğiz. Gece gündüz otur oku çalış, küçük çocuğunun değerli vaktinde çal, hazırlan gir sınava. Sınav 2 tam gün sürsün, sen bileklerin ağrıdan sızlayarak toplam 14 saat ter dök. İngilizce kısmı hariç herşey Türkçe.... Bir hafta sonra diğer mevki için sözlü mülakata gir. Sana gelen kağıtta desin ki İngilizce dil bilginiz diplomalarınızla kanıtlanmış olup başvurunuzda belirttiğiniz gibi Fransızca ve İtalyanca dillerine de haiz olduğunuza dair kanıtlarınızı lütfen beraberinizde getiriniz. Sen de zannet ki seni bu dilden de mülakata alacaklar, gece gündüz o dillerde Euronews dinleyerek bir de bu aşamaya hazırlan... Şaka gibi... Yazarken bile gülerim hala... Sonra mülakat günü gelsin ve karşısına çıktığın siyah takım elbiseli adamlardan oluşan seçici kurul sana sorsun: 

- Deniz hanım, lisan yeterlilik belgenizi de yanınızda getirdiniz mi?
- Tabii, buyrun. Bu Fransızca için, bu da İtalyanca.
- Yok biz bunu sormuyoruz. Biz Türkçe bildiğinize dair kanıt istiyoruz sizden.
Ben gene şok...
- Efendim?! Şaka yapıyorsunuz herhalde.
- Hayır çok ciddiyiz, başvurunuzda öyle bir belge göremedik. Dolayısıyla biz sizinle malesef bu mülakatı gerçekleştiremeyeceğiz. 
- Yahu bir kere Türkçe benim anadilim. İkincisi siz beni geçen hafta 14 saatlık bir sınava soktunuz, Türkçe dilinde. Üçüncüsü, eğer kriterleri yerine getirmiyorsaydım beni niye bu kadar uğraştırdınız? Dördüncüsü, nerede yazardı Türkçe bildiğime dair belge getirmem gerektiği? Beşincisi ne belgesi yahu ama?!... 
- O girdiğiniz 14 saatlik sınavı geçseniz bile ne yazık ki bu durumda onu da bu mülakat gibi geçersiz saymak durumunda kalacağız, çünkü biz sizin Türkçe bildiğinize dair kanıt göremiyoruz.
- Yahu 14 saatlik sınav Türkçeydi yahu gidin bakın kağıtlara. Üstelik 3 saatlik bir kısmı da sadece Türkçe dilbilgisi bilgimi ölçüyordu! 
- Olabilir ama ne yazık ki başvurunuz eksik olduğu için o sınav da yok hükmünde olacaktır.
- Peki ne gibi bir kanıttı sizin istediğiniz?
- Türkiye'den üniversite diploması işimizi görürdü. 
- Amerika'dan mezunum malesef... :(((
- Üzgünüz, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Dışişleri Bakanlığı'nda çalışabilmek için Türkiye'de üniversite okumuş olmanız gerekiyordu. 
- Ciddi misiniz siz? Hiç bir yerde yazmıyor bu dediğiniz. Peki Türkiye'den mezun olmayan Kıbrıslı Türkler ne yapsın?
- O zaman da Cumhuriyetimizin hazırladığı Türkçe yeterlilik sınavına gireceksiniz. 
- E öyle bir sınav yok!!! 
- Var
- Yok
- Evet haklısınız sorduk yokmuş. Ama yine de hata sizde Deniz hanım. İsteseydiniz yapardık!!!!... 
- Size söyleyecek söz bulamıyorum. Sizinle mahkemede görüşürüz artık.... 

Bu olayın üzerinden 4 ay geçtikten sonra bugün nihayet sınav neticeleri de açıklandı. 1114 kişinin girdiği sınavdan toplam 2 kişi geçmeyi başarmış... Hey yavrum hey! Devlet ciddiyeti böyle bir şey olsa gerek... Yok bizdeki gibi her önüne geleni devlete alacaksın! Sonra da İngilizce yeterlilik belgesi yok diye alabileceğini safdışı bırakacaksın. Bunlar en azından can çekiştirerek safdışı bırakıyor öyle tez tez değil... 

14 saatlik kazık sorularla dolu sınavın her bölümümden en az 60 puan almak gerekiyor. Ben İngilizce'den 70, Kıbrıs Sorunu da dahil diğer bölümlerden de 55 civarı alarak kaldım mesela... 

Adamlar bir de haklı çıktı sonunda. Ben meğer gerçekten de Türkçe bilmiyormuşum! Vay!... O 1114 kişinin içinde bu sınava giren tek Kıbrıslı Türk olan ve dil bilgime oldukça güvenen ben anadil bilgisi sınavından geçemedim. Mümkün olabilir mi bu? 

Bir bunu anlayamadım, bir de bu bölünmüş ülkenin hangi yarısında daha fazla ikinci sınıf vatandaş olduğumu... 

-- Deniz Birinci, Ocak 2019. '

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    SON DAKİKA