DÜNYAYI GEZEREK, GÜZELLİĞE TANIM ARIYOR!

Fotoğrafçı Mihaela Noroc için seyahat etmenin en önemli yanlarından biri insanlarla, özellikle de kadınlarla bağlantı halinde olmak.

Noroc, dünyanın farklı bölgelerinden kadınların fotoğraflarını çekip farklı biçimlerde güzelliği yakalayarak Güzellik Atlası ( The Atlas of Beauty) adlı bloğunda paylaşıyor.

Noroc, bloğunda paylaştığı fotoğrafların kendisine daha önce ziyaret ettiği ülkeleri hatırlattığını söylüyor. “Ama ikinci kez gittiğimde tamamen farklı oluyor.

Artık turist olmuyorum. İşim sayesinde onlarca insanla konuşabiliyor, o ülke hakkında daha derin bir fikre sahip olabiliyorum” diyor.

Noroc belli bir bölgede neyin güzel görüldüğünü anladığında oranın kültürü ve gelenekleri hakkında daha iyi fikir sahibi olduğunu söylüyor.

“Örneğin, şehirlerin gri binalar ve bulvarlarla dolu olduğu eski komünist ülkelerin çoğunda kadınlar güzelliğini çok renkli bir biçimde gösterme yolunu seçiyor. Aşırı makyaj yapıyor, giysilerinde parlak renkleri tercih ediyorlar.”

Noroc’a göre, Hindistan’da da güzellik anlayışının ülkenin canlı ve telaşlı atmosferini yansıttığını, geleneksel giysilerin renkli ve ayrıntılı desenlerle işlenmiş olduğunu görüyorsunuz.

“Yollar çoğu zaman kaotik trafikten geçilmiyor; ama geleneksel elbisesi ve kına desenli elleriyle bir kadın gördüğünüzde her şey yerli yerine oturuyor” diyor.

Batıda ise kadınların “daha organize” yaşam tarzlarını yansıtacak şekilde sadeliği seçtiğini söylüyor Noroc.

Fotoğraflarının yarattığı yakınlık sayesinde farklı kültürler arasındaki ayrımları ortaya serebiliyor. Bu kültürler başka yerlerde tanınmasa bile.

“Kuzey Koreli kadınlar tam bir izolasyon halinde yaşıyor; bu yüzden moda eğilimlerinden habersizler. Ama yüksek topuklara düşkünler ve genellikle klasik giyiniyor, ülkenin liderlerinden birinin broşuyla süslüyorlar.”

Giysilerden bağımsız olarak Noroc’un fotoğrafları daha derin bir anlam taşıyor. Onların sadece dış güzellikle ilgili olmadığını söylüyor. “Fotoğraflarımla her kadının iç güzelliğini anlatan sıcaklık ve huzur duygusunu yakalamaya çalışıyorum” diyor.

Dünyanın birçok bölgesinde siyasi bölünmelerin yaşandığı bir dönemde Noroc kendi eserlerinin insanları birleştirecek bir şey bulmaya hizmet etmesini umuyor.

“Fotoğraflarımdaki kadınlar birçok bakımdan birbirinden farklı, ama öte yandan da çok benzerler. Hepimiz insanız ve etnisitenin, dinin ya da sosyal statünün ötesinde bizi birleştiren bir şey var.”