Türkiye'de Diyanet İşleri Başkanlığı’nın eşcinsellik ve evlilik dışı ilişkiyle ilgili açıklamalarına ilişkin tartışma büyüyor.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Ramazan ayının ilk Cuma günü verdiği hutbede eşcinsellikle ilgili sarf ettiği sözler büyük tepki çekmişti. Erbaş hutbesinde, "Ey insanlar. İslam, zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lutiliği, eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti? Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir bunun hikmeti. Yılda yüz binlerce insan gayrimeşru ve nikahsız hayatın İslami literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu HIV virüsüne maruz kalıyor. Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim" ifadelerini kullanmıştı.

Sivil toplum örgütleri, hukukçular ve siyasetçilerin tepkisiyle büyüyen tartışma, Pazartesi sabahı sosyal medyada ivme kazandı. "#AliErbasyanlızdeğildir" etiketi, Türkçe Twitter'da en çok konuşulan konular arasına girdi.

Tartışmaya Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun da dahil oldu.

İbrahim Kalın, söz konusu etiketi kullanarak yaptığı açıklamada, "Zamanı ve mekanı yaratan Allah’ın hükmüne dil uzatanlar bu dünyada da ahirette de hüsrandadır. İlahi hükmü dile getiren Ali Erbaş yalnız değildir" ifadesini kullandı.

Fahrettin Altun ise Twitter paylaşımında, "İnsana kâinatta hak ettiği değeri göstererek, evvelimizi ve ahirimizi kul olmanın idrakiyle aydınlatan yüce dinimiz İslâm'ın kaideleri, Ali Erbaş hocaya münasebetsizce saldıranların keyiflerine göre sorgulanacak kaideler değildir" sözlerini sarf etti.

"Erbaş nefret suçu işliyor"

Erbaş’ın ifadeleri, LGBTİ sivil toplum örgütleri, barolar ve siyasetçilerin sert tepkisiyle karşılaştı.

Lambdaistanbul LGBTİ Dayanışma Derneği, "Bu söylemler, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmekte ve aşağılamaktadır. Ayrıca HIV statüsü üzerinden kişilerin kriminalize edilmesini ve HIV fobik söylemleri nedeniyle Ali Erbaş’ı kınıyoruz!" açıklamasını yaptı.

HIV konusunda farkındalık çalışmaları yürüten Pozitif Dayanışma örgütü ise, Erbaş’ın nefret suçu işlediğini söyledi.  Örgütün açıklamasında, "Yanlış bilgiler ve nefret dolu ifadeler barındıran bu açıklamayı, insan haklarına aykırı ve ayrımcı buluyor, kendisinin nefretle değil bilimsel, doğru ve güncel bilgilerle hareket etmesini talep ediyoruz" ifadelerine yer verildi.

"Meydanlarda kadın yakmaya davet etmesi şaşırtıcı olmaz"

Ankara Barosu ise Erbaş’ı halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmekle suçladı. Pazar günü yayınlanan açıklamada, "Görevde olduğu süre boyunca çocuk tecavüzcülerine gözlerini kapatıp kadın düşmanlığının manevi zeminini dini söylemlerle meşrulaştırma çabası karşılığında maaş alan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın deprem, LGBTİQ+, kadın ve çocuk söylemlerine rağmen halen görevde kalması durumunda, sonraki konuşmasında halkı ellerinde meşalelerle meydanlarda cadı diye kadın yakmaya davet etmesi kimseyi şaşırtmamalıdır" ifadelerine yer verildi.

İzmir Barosu‘nun konuyla ilgili yayınladığı "Nefrete inat, yaşasın hayat" başlıklı açıklamadaysa, "Asıl mücadele edilmesi gereken bu ayrımcı ve nefret dolu anlayıştır" denilerek nefret söylemlerine karşı yaptırımlar getirilmesi ve bu tür ifadelerin engellenmesi gerektiği kaydedildi.

Erbaş’ın açıklamalarına tepki gösteren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen ise, "Böylesi bir sözün salgın döneminde ne kadar çok kişiyi hedef haline getireceğinin farkında olunmaması felaket. Ayrıştırıcı ve nefret suçlarına adeta gerekçe yaratan bu söylemi ve dini duyguları kullanarak bunu yapanları kınıyorum" ifadelerini kullandı.

İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi’nin ise, hutbesi nedeniyle Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunduğu bildirildi.