Öncelikle ağrının sebebinin saptanması gerektiğini dile getiren Zafer Kazak, “Ağrı, çürük, iki diş arasına sıkışan gıdanın yapmış olduğu basınç, diş eti hastalıkları, dişte oluşmuş çatlaklar, diş eti çekilmesiyle açığa çıkan kök yüzeyi, minede meydana gelen aşınmalar ve hatta sinüzit gibi pek çok sebepten kaynaklanabilir. Ancak, diş ağrısının en sık karşılaşılan nedeni yetersiz ağız hijyeni varlığında gelişen derin diş çürükleridir." diye konuştu.

Diş ağrısı farklı şekillerde oluşabilir

Başlangıçta ağrının hafif gelebileceğini anlatan Kazak, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Dişin en dış katmanı olan minede sinir yoktur. Bu nedenle dış uyaranlardan rahatsız olmayız ancak içteki dokulara doğru ilerledikçe his artar. Çürüğe neden olan çok sayıda mikroorganizma, çürüğün ilerlemesiyle birlikte dişin içerisinde bulunan sinirlere ulaşabilir. Başlangıçta hafif olan ağrılar çürük ilerledikçe giderek şiddetlenir. Ağrı farklı şekillerde oluşabilir. Soğuk ve sıcak uyaranlara karşı gelişen şiddetli ve uzun süreli ağrı, çiğneme esnasında baskıyla oluşan ağrı veya kendiliğinden başlayıp uzun süre devam eden ağrı görülebilir” şeklinde konuştu.

Diş ağrılarının kendiliğinden geçmesi beklenmemeli

Gece başlayan şiddetli diş ağrısının sebebinin ileri derecede çürümüş bir dişin iltihaplanmaya başlamasından olabileceğini ifade eden Diş Hekimi Zafer Kazak şöyle konuştu: “Bu iltihabi durum diş içindeki sinir-damar paketinde baskı oluşmasına ve özellikle gece uykudan uyandıracak şiddette zonklayıcı tarzda ağrıya sebep olur. Diş ağrılarının kendiliğinden geçmesi beklenmemelidir. Halk arasında uygulanan karanfil ve sarımsak yöntemleri işe yaramamakta hatta diş ve çevresindeki dokulara zarar verdiği için tavsiye edilmemektedir.”