DP’den yapılan açıklamaya göre Denktaş’a Meclis Başkan Yardımcısı Hüseyin Avkıran Alanlı, Genel Başkan Yardımcısı Ersin Görsay ve örgüt başkanları eşlik etti.

Serdar Denktaş ziyarette yaptığı konuşmada, olası bir referandumda her iki taraftan da “evet” çıkması durumunda hiçbir geçiş dönemi olmadan Kıbrıslı Türklerin kendini AB’nin içinde bulacağını bu durumun da ekonomi açısından bir yıkım olacağını iddia etti.

Rum tarafının AB’ye geçiş sürecinde yaptığı müzakerelerde ‘Kıbrıs Türklerinin ihtiyacı ne olabilir’ diye düşünmediğini, böyle bir durumda Kıbrıslı Türkler olarak da ayrı müzakere yapma ihtiyacı ortaya çıktığını savunan Denktaş; “şayet böyle bir geçiş dönemi olmaz ise, benim üreticim AB standartlarına ulaşmadığı için ürününü piyasaya süremeyecek ama Rum sürecek. Bu da ekonomik olarak batacağız demek oluyor” dedi. Denktaş söyle konuştu:

“Şimdi ‘iki kurucu devlet olacak’ deniliyor. Oysa gündemde ‘iki eyalet’ var. Yani Kıbrıs Cumhuriyeti isim değiştirecek. Biz KKTC’yi fes edip eyalet olacağız. Ama esas devam edecek olan yine Kıbrıs Cumhuriyeti. Bu yeni Cumhuriyetin federal hükümeti idari kamu görevlileri olacak. Rum da, bizde bir miktar personeli oraya aktaracağız. AB standartlarına göre Rum tarafında kamu personel sayısı yüksek. Bizde ise zaten tavan. Rum tarafı seviyesini biraz indirmiş olacak, bizde aynı uygulamayı yapacağız. Rum geriye kalan kamu personelini eyaletinden ödeyecek. Zaten şimdi ödeyemiyoruz, o zamanda gelirimiz azalacak peki benim eyaletimin kamu görevlisini kim ödeyecek?”

“Türkiye’nin olası çözümde Türk Eyaletine maddi yardım etmeye devam edeceği“ söylemlerinin bir yalan olduğunu ve bu yalana halka inandırmaya çalışanlar olduğunu savunan Denktaş söyle dedi:

“Çözümü Türkiye de istiyor onun için Türkiye, Türk Eyaletine yardım etmeye devam edecek’ deniliyor. Yok, böyle bir gerçek. İstese de Türkiye bize yardım edemeyecek. Çünkü eyaletlerin uluslararası anlaşma imzalama yetkisi sadece kültürel ve sportif alanlardadır. Eyaletlerin ekonomik anlaşma imzalama yetkisi yok. Kendi gelirlerimle ödemek zorundayım. Ödeyemeyeceğime göre eleman azaltacağım. Aslında kamu personelimi AB standartlarına indireceğim. Birçok hak hepsi bitecek. O zamanda bakın görün Şener Elcil benimle beraber hayır kampanyası yapacak.”