DP Genel Başkanı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, döviz krizinden dolayı Maliye’nin sırtına 51 milyon TL’lik ek yük bindiğini, sendikaların eylem hakkını engellemediklerini ancak artık her sıkıştıklarında Ankara’dan para isteme döneminin bittiğini söyledi.

Denktaş, “Para bulup veririm ama besleme olduğumu kabul ederek... İstenen bu mu, sendikalar bu soruyu yanıtlamalı” diye konuştu.

“EN ŞANSSIZ HÜKÜMET”

Denktaş, Er Meydanı programında Mustafa Alkan’ın ve izleyicilerin sorularını yanıtlarken, hükümette sıkıntılar olmasının doğal olduğunu ama hükümeti yürüttüklerini ifade ederek “Bu hükümet en şanssız hükümettir, o kesin. Bütçesiz başladık, mali protokol, seçim, seçim yasakları, TC’de seçim, TC’de sistem değişikliği ve ekonomik kriz. Altı şanssızlık üstümüzde” dedi.

Başbakan Tufan Erhürman’ın dinleyip değerlendirip karar veren ve kararının arkasında duran bir kişi olduğunu belirten Denktaş, dört partiden oluşan hükümetin ülkeyi zor durumdan kurtarmak için çalıştığını, rekabeti bir kenara koyduklarını söyledi.

“CAS’IN YÜRÜMESİ MÜMKÜN DEĞİL”

Tüm müşterilerini kaybeden CAS’ın yürümesinin mümkün olmadığını, şirketin tasfiye edilmesi gerektiğini kaydeden Serdar Denktaş, yeni lisansla ihaleye çıkılarak CAS personeli içinden istihdam yapılabileceğini ama bir türlü bu noktaya gelemediklerini anlattı.

Denktaş, “Bayram öncesi de ödeme yapmak istedim ama maaş olarak veremem. Büyük bir merdivenleri var, devlete satsın, parasını ödeyeyim dedim, şirketin avukatı “hayır satamazsın” diye görüş verdi. Karşılıksız ödeme de yapamam. Ben 11 Temmuz’da ‘sizi işten durduralım işsizlik parası alın biz de çözüm arayalım’ dedim ama eski yönetim devlet şirketisiniz devlete alınmalısınız dedi. CAS personelinin durumuna üzülüyorum. Bir bayram öncesi kapatılmalarını önlemiştim, bir bayram öncesi kapatılmalarını seyretmek durumunda kaldım” diye konuştu.

Mahkemenin önümüzdeki günlerde tasfiye kararı ve hisseleriyle ilgili karar vereceğini belirten Serdar Denktaş, daha önce 67 personeli olan CAS’ı ayağa kaldırıp devrettiklerini ancak çiftlik haline getirildiğini ve personel sayısının 130’u aştığını kaydetti. 

“DÖVİZLE BORÇLANIRKEN BANA MI SORDUN” İFADESİNİ NİÇİN KULLANDI?

“Dövizle borçlanırken bana mı sordun” ifadesini katıldığı televizyon programındaki bir “memur gazeteciye” yönelik söylediğini belirten Maliye Bakanın Denktaş, tartışmanın çok şahsileştiğini ve üç saatlik programdan cımbızla o sözlerin seçilerek haber yapıldığını söyledi.

Denktaş, YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı’nın açıklamalarını da şu ifadelerle yanıtladı: “Türkiye burada tüm siyasi partilerle iyi ilişkiler içindedir. Görüşme talep eden tüm partilerle görüşür, ağırlar ama bunu istismar etmeye kimse kalkışmamalı. Etmiyorsa bile algı, etmekte olduğudur.”

Ekonomik krizden çıkmak için papara kopsa da kendi önlemlerini almak zorunda olduklarını vurgulayan Denktaş, “İlişkilerimiz çok iyi olmasına rağmen sivil toplumdan destek göremiyorum. Cumhurbaşkanı dahil bakan ve milletvekillerinin altı ay süreyle tahsisatları kestik” dedi.

Bir soru üzerine işe halen bisikletle gidip geldiğini belirten Denktaş, bütçede u yılki ek mesai giderinin 150 milyon TL olduğunu, bu parayla 3 bin-4 bin istihdam yapabileceklerini kaydetti.

“PARA BULUP VERİRİM AMA BESLEME OLDUĞUMU KABUL EDEREK… İSTENEN BU MU?”

Serdar Denktaş, bir soru üzerine “Para bulurum ve veririm ama besleme olduğumu kabul ederek bulup veririm. Bu mu istediğiniz? Bu sorunun cevabını sendikalar vermeli” ifadelerini kullandı.

Sendikaların ek mesai eyleminin vatandaştan tepki gördüğünü belirten Denktaş, doktorlardan “3 ay süreyle ek mesaiden feragat ediyoruz, bu zor günleri atlatmamız lazım” demelerini beklediğini açıkladı.

“Amacımız olabildiğince çok parayı piyasaya aktarmaktı ama istediğimiz seviyede değiliz” diyen Denktaş, kriz nedeniyle devlet harcamalarını kıstıklarını, makam araçlarının zaten çok kısıtlı kullanıldığını da belirtti.