Deneyimli siyasetçi Serdar Denktaş, Kanal T’de katıldığı canlı yayında aktif siyasete dönme kararı aldığını açıkladı. “Aktif siyasete dönme kararı aldım. Çeşitli opsiyonlar var. Ekibimle değerlendiriyoruz, ne yapacağımızı ve hangi opsiyonu kullanacağımızı açıklayacağız” şeklinde konuşan Denktaş, Mayıs ayının ilk haftası resmi açıklamayı kamuoyu ile paylaşacağını belirtti. Gündeme dair soruları yanıtlayan Denktaş, ülkenin içinde bulunduğu sürecin ve yaratılmak istenen kutuplaşmanın endişe verici olduğunu söyleyerek, bunun KKTC’ye yapılmış en büyük kötülük olduğunu vurguladı.

BAŞÖRTÜSÜ MESELESİ SEÇİME YÖNELİKTİR

Başörtüsü ile ilgili geçirilen tüzüğe karşı çıkan insanların başörtüsüne karşı çıktığı algısı yaratıldığını belirten Denktaş, “Bu ülke hiçbir zaman başörtüsüne karşı olmadı. Hiçbir başörtülü kadın bugüne kadar bir saygısızlıkla ya da bir ima ile karşılaşmadı. Buradaki mesele tartışmanın bir çocuk üzerinden ve dayatma ile gerçekleşmesi ve dinin siyasi emeller için kullanılması ile ilgili. Bu memleket İngiliz baskısına rağmen Atatürk ilke ve inkılaplarına, Türklüğüne ve dinine sahip çıkmış bir memlekettir” dedi. Çıkarılan tartışmaların yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçiminde kutuplaşma yaratarak oy rantı sağlamak için başlatıldığını belirten Denktaş, “Bu çok tehlikeli bir oyundur. Bu kutuplaşmayı yaratmak bu ülkeye yapılmış en büyük suçtur” şeklinde konuştu.

İMAM GÖREVDEN DEĞİL, ÜLKEDEN UZAKLAŞTIRILMALI

“Başörtüsüne karşı çıkan kafirdir, cenaze namazlarını kılmam, selalarını okumam” sözleriyle büyük tepki çeken Hamitköy Camii İmamı İbrahim Damar’ın görevden uzaklaştırılması ile ilgili, “Görevden uzaklaştırılması yetmez, ülkeden de uzaklaştırılması gerekir. Çünkü kendisi bir din görevlisine yakışmayacak şekilde toplum arasına nifak tohumları ekmiştir. Bir imam olduğu için onu dinleyen ve inanan bir sürü insanı yanlış yönlendirmiştir” şeklinde konuşan Denktaş, dini istismar edenlerin her zaman karşısında hep birlikte durmak gerektiğini belirtti.

HAKAN FİDAN İLE GÖRÜŞECEĞİM

Kıbrıs sorunu ile ilgili dışarıda pişirilen ve Kıbrıs Türk halkının da Rum tarafının da bilgisi ve kabulü dışında bir çözümün dayatılacağını belirten Denktaş, “Oysa ki bizim üzerinde çalıştığımız ‘adım adım sonuç’ dediğimiz ve ilk olarak normalleşme sürecini içeren alternatif bir yöntem mevcut. Bunun aksine her iki topluma da dayatılacak bir model geçmişte olduğu gibi gelecekte de bir çatışmaya zemin hazırlayacaktır. Bu ada üzerinde en son istediğim şey böyle bir durumun ortaya çıkmasıdır” dedi. Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan randevu talep ettiğini ve bu talebe olumlu dönüş aldığını belirten Denktaş, “Kıbrıs sorunu Türkiye olmadan çözülemez. Bu konuları istişare halinde, bilgi alışverişi yaparak sürekli konuşmalıyız. Kıbrıs Türkü’nün ve Türkiye’nin çıkarlarını korumak üzere hareket etmeliyiz. Bu nedenle Sayın Fidan’dan randevu talebim oldu. Kendisi buraya geldiğinde ben yurtdışındaydım. Programı en yoğun olan bakan ve Türkiye’de de çok az bulunabiliyor ama yakın zamanda görüşme gerçekleşecektir” dedi.