DENEYİMLİ İNSAN KAYNAKLARI UZMANI UYARDI: SOSYAL MEDYA PROFİLLERİNİZE DİKKAT

Sosyal ağlar, çalışanların kendilerini tanıttıkları vazgeçilmez araçlar haline gelirken, yöneticiler de güçlü bir sosyal medya profilinin avantajlarını keşfetmeye başladı. Sunum yapmak, çalışanlar ve iş ortaklarıyla etkileşim kurmak gibi işlerinin geleneksel kısımlarını, dijital bir formatta gerçekleştirir oldular.

Haliyle sosyal medya platformları, işe alım uzmanları için de adayları yakından tanımak ve değerlendirmek için başvurulan yerler haline geldi.

Özellikle headhunter’lar (üst düzey ve yönetici pozisyonları için yüksek nitelikli adaylar arayan işe alım uzmanları) artık uygun adayları aramak ve seçmek için bu kanalları kullanır oldu.

Headhunter olarak işe alım yapan Jörg Kasten de iş arayanların sosyal medya profillerinde aranılan ve ne olursa olsun yer almaması gereken özellikleri anlatıyor.

MUTLAKA OLMASI GEREKEN İKİ ÖZELLİK…

Kasten, headhunter’ların görmek istediği iki önemli şey olduğuna dikkat çekiyor: Empati ve insanlara eylemler ve davranışlar yoluyla ilham verme yeteneği.

Kasten bu iki özelliğin, başarılı yöneticilerin sahip olması gereken beceriler olduğunu belirtiyor. Ayrıca üst düzey pozisyonlarda da daha çok fikir lideri olmanın, yani sektördeki insanların dinleyebileceği bir şeyler söylemenin önemine dikkat çekiyor.

İÇERİK KONUSUNDA UYARDI: AŞIRI OLMAMALI

Kasten, sosyal medyanın kullanıcılar için en büyük handikaplarından birinin de içerik oluşturmada aşırıya kaçmak olduğunu belirtiyor: “Sık sık terfi haberleri paylaşmak, sürekli güncellemeler yapmak, potansiyel bir adayın üst düzey bir pozisyonu kaçırmasına neden olabilir. Örneğin; bir kişi çeşitli konularda haftada birkaç blog yayınlıyorsa, headhunter’lar gönderileri yazan kişinin asıl yazar olmadığını ve profesyonel yardım aldıklarını düşünebilir.”

FENOMEN Mİ YÖNETİCİ Mİ OLMAK İSTİYOR?

Kasten, son zamanlarda sık sık dikkat çeken ve adeta yeni bir meslek grubu haline gelen sosyal medya fenomenliği konusunda da uyarılarda bulunuyor. Yöneticilerin, kendileri ve işleri hakkında bilgiler sağlamak yerine, sosyal medyada bir tür influencer statüsü benimsemelerinin herhangi bir yararı olmayacağını belirtirken, bir adayın profilinin boş ve modası geçmiş olmamasının da önemli olduğunu söylüyor:

“İçeriğin olmaması kötü bir izlenim bırakabilir ve headhunter’ın ilgisini kaybetmesine neden olabilir.”

İnsan kaynakları alanında deneyimli bir uzman olan Jörg Kasten, iş arayanlar için önemli uyarılarda bulundu. Son yıllarda sosyal medyanın önem kazanmasına dikkat çeken Kasten, adayların profillerine dikkat çekerken tüyolar verdi.

Sosyal ağlar, çalışanların kendilerini tanıttıkları vazgeçilmez araçlar haline gelirken, yöneticiler de güçlü bir sosyal medya profilinin avantajlarını keşfetmeye başladı. Sunum yapmak, çalışanlar ve iş ortaklarıyla etkileşim kurmak gibi işlerinin geleneksel kısımlarını, dijital bir formatta gerçekleştirir oldular.

Haliyle sosyal medya platformları, işe alım uzmanları için de adayları yakından tanımak ve değerlendirmek için başvurulan yerler haline geldi.

Özellikle headhunter’lar (üst düzey ve yönetici pozisyonları için yüksek nitelikli adaylar arayan işe alım uzmanları) artık uygun adayları aramak ve seçmek için bu kanalları kullanır oldu.

Headhunter olarak işe alım yapan Jörg Kasten de iş arayanların sosyal medya profillerinde aranılan ve ne olursa olsun yer almaması gereken özellikleri anlatıyor.

MUTLAKA OLMASI GEREKEN İKİ ÖZELLİK…

Kasten, headhunter’ların görmek istediği iki önemli şey olduğuna dikkat çekiyor: Empati ve insanlara eylemler ve davranışlar yoluyla ilham verme yeteneği.

Kasten bu iki özelliğin, başarılı yöneticilerin sahip olması gereken beceriler olduğunu belirtiyor. Ayrıca üst düzey pozisyonlarda da daha çok fikir lideri olmanın, yani sektördeki insanların dinleyebileceği bir şeyler söylemenin önemine dikkat çekiyor.

İÇERİK KONUSUNDA UYARDI: AŞIRI OLMAMALI

Kasten, sosyal medyanın kullanıcılar için en büyük handikaplarından birinin de içerik oluşturmada aşırıya kaçmak olduğunu belirtiyor: “Sık sık terfi haberleri paylaşmak, sürekli güncellemeler yapmak, potansiyel bir adayın üst düzey bir pozisyonu kaçırmasına neden olabilir. Örneğin; bir kişi çeşitli konularda haftada birkaç blog yayınlıyorsa, headhunter’lar gönderileri yazan kişinin asıl yazar olmadığını ve profesyonel yardım aldıklarını düşünebilir.”

FENOMEN Mİ YÖNETİCİ Mİ OLMAK İSTİYOR?

Kasten, son zamanlarda sık sık dikkat çeken ve adeta yeni bir meslek grubu haline gelen sosyal medya fenomenliği konusunda da uyarılarda bulunuyor. Yöneticilerin, kendileri ve işleri hakkında bilgiler sağlamak yerine, sosyal medyada bir tür influencer statüsü benimsemelerinin herhangi bir yararı olmayacağını belirtirken, bir adayın profilinin boş ve modası geçmiş olmamasının da önemli olduğunu söylüyor: “İçeriğin olmaması kötü bir izlenim bırakabilir ve headhunter’ın ilgisini kaybetmesine neden olabilir.”