DEĞİŞİM GEREKLİ Mİ?
Arif Alasya
12 Haziran 2017 Pazartesi 08:45
Kırk üç yıldır ‘’Biz değiştireceğiz’’diye yola çıkıp ‘’Hesap soracağız’’ ve de ‘’Toplumsal kalkınmayı sağlayacağız diyerek Hükümet olanlar bunu ne kadar başardılar?
Kesinlikle kendi bireysel ve çevreleri ile kalkınmayı sağladılar. Birçoğu anca basit bir araba kullanırken büyük servet sahibi olabildiler. Maddi yönden iyi durumda olanlar ise servetlerine servet katarak yollarına devam ettiler. Zaten getirisi yüksek bir görev olmasa ısrarla ta ki halk veya partilileri kendilerine dur diyene kadar Vekil olmak için mücadele ettiler.
Bu arda Gerçekten hizmet için göreve talip olup kazananlar ama görevlerinde başarılı oldukları halde çoğunluğa uyamadıkları için bir dönem sonra aday olmayan saygın insanlarımız da var. Burada onları kutlamadan ve anmadan geçmem onlara haksızlık olur.
Son zamanlarda tüm muhalefet erken seçim talebi ile yollara düşmüşse de Hükümet edenler zamanından önce seçime hiç sıcak bakmıyorlar.
Belli ki seçim önümüzdeki yıl zamanında gerçekleşecek.
Hükümet tarafının yaptığı açıklamalara göre ülke çok çok iyi yönetilmektedir. Toplumda işsiz sayısı artıyor muş? Küçük esnaflar batıyor muş? Bankalar neredeyse toprağın yarınından fazlasını ipotek olarak ellerinde bulundurup karlarına kar katıyor muş? Yeni evli gençler arasında maddi sorunlar nedeniyle boşanma oranı o kadar çoğalmış ki geleneklerimize göre düğünde yeni çifte destek olarak takılan paralar artık boşanmak için Avukatlara gidiyor muş? Yedi yüz yeni işe giren memura ödenen yıllık ücret evde Müşavir olarak oturup hiç işe gitmeyen 130 kişiye veriliyor muş?
Sonuç olarak Hükümet ederek nemalanan kitlenin ve bunların koruması altında kalan sermayenin dışında ülkenin neredeyse sefalet içinde yaşadığı bir düzen.
Parası yoksa bakıcı bulamadığı için ölüme terk edilen yaşlılar. Sağlık faciasını yıllardır düzeltemeyen Hükümetler. Bankalar ve faiz yasaklarını çıkarmamakla toplumu iflasa sürükleyen Hükümetler.
1300 kökün üzerinde ekilmiş Hint keneviri ve ekilmemiş 5000’in üzerinde tohumla yakalanan kişiye 12 ay hapislik, İki gram Hint keneviri ile yakalanan içiciye 11 ay hapis cezası verilen adalet.
Büyük bir yolsuzluk ile yurt dışına kaçan fakat yıllar sonra davullu zurnalı ülkeye dönüş yapan yolsuzluk kahramanlarının olduğu bir ülke.
İşte Kırk üç yıldır bizi yönetip yapılacak ilk seçimlerde bizden yine görev talep edecek olanlar.
Garip olan yayınlanan sözde anketlere göre yine bu partilerin egemen olacağı bir düzen.2013 seçimlerinden sonra Hükümet olan üç partinin o tarihteki halk desteği %88.83’iki şimdiki anketlerde de bu oran sanki 4 partinin toplamına varıyor.Tabi anket şirketlerinin varsayımı.Herhalde BEDAVA yaptıkları için güvenilir anketlerdir ve manipülasyon değildir!!!!
Ortaya çıkan dördüncü parti ise biraz ondan biraz bundan misali bir parti.. Olsun da şimdi ne olacak, Eğitimli Gençlerden oluşan bu parti babalarının yarattığı bu düzeni değiştirerek atalarına ihanet mi edecekler? Yani yukarıda yazdığım düzeni değiştirmekte ne kadar muktedir olacaklar.
Bu düzenin değişmesini söyleyen ancak bu güne kadar yeteri kadar destek alamadıkları için Hükümet edemeyen siyasi Partilerimizin olduğu da muhakkak.
Bu durumun da üç ana nedeni vardır. Hükümetlerin çalışanlar üzerinde yarattığı baskılar. Siyasi Partiler yasası ile Hükümet edenler trilyonlarca Devlet yardımı alırken neredeyse son çıkan yasaya göre iki sekreter ödeyebilecek kadar Devlet katkısı almaları, bu nedenle seçimlere yeterli mali harcama kalemi koyamamaları nedeniyle güçsüz görünmeleri. En önemlisi da seçilme güvencesi veremedikleri için yeterli aday bulamamaları.
Bütün bunların yanında seçmen net olarak ne istediğini ortaya koyamıyor.
Ben seçimlerde nereye mi bakacağım. Seçmene tavsiyem ne mi olacak.
Ben partilerin projelerine bakacağım. Bu projeleri kimlerle ve hangi gerçekçi bütçe ile yapa bilirliğine bakacağım. O yıllar boyu hesap sormanın ana yasası olan ‘’Nereden buldun’’yasasını çıkartmada ne kadar samimidirler. Bankacılık ve faiz yasalarını çıkartmada ne kadar muktedir olabileceklerdir? Devlet gelirlerini yapılacak zamlarla değil üretim ve ihracat ile birlikte harmanlanacak Turizm ve Eğitim sektörleri gelirleri ile neler hedeflediklerine bakacağım.
Hazır balık yiyen bir toplumdan bizleri balık tutarak kalkınan bir toplum haline nasıl getireceklerini gerçek anlamda anlatacak partiler oy vereceğim.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.