DEĞİŞİKLİKTE KERAMET VARMIŞ

Yani, atasözü öyle söyler ama ben T. Ocağı'nın teknik adam değişikliği nedeniyle D.Pınar'ı farklı yendiğini sanmıyorum.

Mehmet Bolkan'ın T. Ocağı'nın, Mustafa Borataş'ın ise Dumlupınar'ın başına gelişinin üzerinden daha iki gün bile geçmedi. Takımlarını tanımak için birer ter idmanı dışında antrenman yaptırdıklarını sanmıyorum. Dolayısıyla takımın oyununa etkileri olduğunu da düşünmüyorum. Hele hele cezası nedeniyle yedek kulübesinde oturamayan Mehmet Bolkan'ın etkisi olduğunu hiç sanmıyorum. Bu farklı galibiyetin bence iki nedeni var; birincisi T. Ocağı dört haftadır iyi oynadığı halde gol yollarında zorlanıyor ve kolay goller yiyordu. İkincisi ise, rakibi Dumlupınar'ın kadro zafiyeti nedeniyle etkisiz kalması.

T. Ocağı, Ertaç'ı topla buluşturabildiği oranda kolayca goller atabildiğini bu karşılaşmada ispatladı. Ertaç gerçekten etkili bir gol ayağı. Uzaktan sert şutlarla gol yapabiliyor, verkaçlarla gol yapabiliyor, ne zaman nerede bulunmasını bildiği için gol yapabiliyor. Ertaç topla buluştuğunda gol yapabiliyor ama onu topla buluşturmasını sağlayan Burak ve Emeka ile ikinci yarıda Emeka'nın yerine oyuna giren Adams'ın da hakkını vermek gerekir.

T. Ocağı, zayıf rakibi karşısında savunmada fazla hata yapmadan oynayarak ilk kez üç puanla tanışarak moral buldu. Mehmet Bolkan'ın takıma etkisini bundan sonra göreceğiz.

D.Pınar'da Cemil'in görevi gereği antrenmanlara gelememesi ama buna rağmen geçmiş maçlarda oynaması, antrenman yapan ama yedek bekleyen futbolcularda hoşnutsuzluk yarattığı gerçeği kaybedilen puanlardan sonra su üstüne çıkınca, Cemil de hocası da zor durumda kaldılar ama Cemil'in yokluğunda bu kadro ile gol atıp, maç kazanmak da kolay olmuyor.

Turgut, ileride verimli olamıyor. Kenan, pas trafiğini yönetmekte usta ama, sanırım sakatlığı henüz geçmemiş ve antrenmansız. Topsuz oyunda hiç yok.

Yabancıları etkisiz. Mamadov da, yerine giren Fofana da takıma katkı koyamıyorlar. Hasan Bahtıkara, ne Emeka'yı, ne de Ertaç'ı kontrol edebildi. İlk golden sonra Burak'ın yerine giren Hikmet savunmanın soluna geçti ama T. Ocağı sağ koridoru hallaç pamuğu gibi attı. Aynı şekilde 2. yarıda oyuna giren Ümit de verimli olamadı. Hatta diyebilirim ki, ikinci yarıda yenen gollerin neredeyse tamamı bu ikilinin hatalarından kaynaklandı.

Kerem Eran iyi bir hakem. kararları yerinde ancak basit hatalar yapıyor. kart gösterirken oyuncuyu diğerlerinden ayırmalı. Bu nedenle D.Pınar'dan Mehmet'e ikinci kez sarı kart gösterildiğini sandık. Sadece ben değil, neredeyse tüm spor basını notlarına Mehmet'e ikinci sarı gösterildiğini ama kırmızı gösterilmediğini sandı. D.Pınar'ın son yediği golde top savunmanın elinden ağlara giderek gol oldu, Eran önce penaltı noktasını gösterdi, sonra doğru kararla golü verdi. Top ağlara gitmeden penaltı düdüğü çalmadı ki, ne penaltısı. Neyse ki hatadan döndü.