28 Mart 2024
  • Lefkoşa20°C
  • Mağusa20°C
  • Girne19°C
  • Güzelyurt20°C
  • İskele20°C
  • İstanbul18°C
  • Ankara13°C

ÇOCUK TACİZLERİ ÜRKÜTÜCÜ BOYUTTA!

Çocuk tacizleri ürkütücü boyutta!

12 Mayıs 2014 Pazartesi 15:47

Ülkemizde polis kayıtlarına ve basına yansıyan 9 çocuk istismarı vakası var. Bu yıl içinde toplam 14 çocuk istismar edildi. Bu rakamların çok daha fazlasının yaşandığı tahmin ediliyor.

 

RAKAMLAR ÜRKÜTÜCÜ:

Ülkemizde 2014 yılı içerisinde toplam 14 çocuğun cinsel istismara uğradığı öğrenildi. 9 çocuk istismarı polis kayıtlarına geçerken, polise ve basına yansımayan çok sayıda çocuk sitismarının yaşandığı tahmin ediliyor. Toplumda fiziksel ve duygusal istismarın da korkutucu boyutta olduğuna dikkat çekiliyor. 

 

ÖZEL GEREKSİNİMLİ ÇOCUKLAR TEHLİKEDE

Özel gereksinimli çocukların, cinsel istismara uğrama olasılı, diğer çocuklara oranla 3 kat daha fazla olarak dikkat çekiyor. Aklen sağlıklı diğer çocuk ve gençlere göre zihinsel özürlü çocuk ve gençlerin cinsel tacize uğrama riski, özellikle tecavüzcüler tarafından daha kolay hedef olabilmeleri tüm dünyada dikkat çekiyor.

 

Sosyal Hizmetler YETERSİZ

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin çocuk istismarları konusunda yetersiz kaldığı göze çarparken, ülkede ‘Çocuk Polisi Birimi’nin henüz kurulmaması beraberinde birçok sorunu da getiriyor.  Gerek yasal düzenlemeler, gerekse mevcut bütçe ve sosyal hizmet uzmanı istihdam eksikliği açısından, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin kapsamlı bir çocuk koruma sistemine sahip olmadığı göze çarpıyor.

Rana SARRO

2014 yılı içerisinde, bugüne kadar toplam 14 çocuk cinsel istismara uğradı. 9 çocuk istismarı vakası, polis kayıtlarına geçerek, basına yansırken; poliste dosyası açılmayan ve yargıya intikal etmeyen toplam 5 cinsel istismar vakası daha bulunuyor. Bu rakamların buz dağının yalnızca gözüken yüzü olduğu tahmin ediliyor.

Sosyal Hizmet Uzmanı Barış Başel, bir yetişkinin bir çocukla cinsel ilişkiye girmesi veya onu cinsel haz amacıyla kullanması olarak algılanan, çocuk cinsel istismarı konusunda, gazetemize önemli açıklamalarda bulundu.

Barış Başel, cinsel eylem, tecavüz veya cinsel tacizin yanısıra; sözlü taciz, cinsel içerikli söz ve cinsel içerikli mesajlaşma ile çocukların gözetlenmesinin bile cinsel istismar kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine dikkati çekti.

“Fiziksel ve duygusal istismar korkutucu boyutta”

“Çocukların cinsel, sosyal, fiziksel ve ruhsal gibi tüm gelişim alanlarını olumsuz etkileyecek davranışlar bütününe biz istismar diyoruz” diyen Barış Başel, bunun, bir üzücü boyutuna daha işaret ederek, fiziksel ve duygusal istismarın toplum içerisinde korkutucu derecede yaşandığını vurguladı.

“Bu çocuklar risk altında!”

Barış Başel, evde duygusal istismara uğrayan çocukların, cinsel istismara uğrama olasılığının daha yüksek olduğuna dikkati çekti ve “zaten biz biliyoruz ki, ev ortamında fiziksel ve duygusal istismara uğrayan, beden bütünlüğü önce dayakla, sonra da aşağılama, bağırma gibi davranışlarla duygusal bütünlüğü bozulan çocukların, cinsel istismara uğrama olasılığı çok daha yüksektir. Çünkü bu çocuklar, iyi ve kötü niyetli davranışı ve yaklaşımı ayırt edemeyeceklerinden, güler yüzle yaklaşan herkesle daha kolay yakınlık kurabileceklerdir” dedi.

“Bu çocuklar 3 kat fazla risk altında”

Yaşanan olgularla ilgili verilere bakıldığında, özel gereksinimli çocukların, cinsel istismara uğrama olasılığının 3 kat daha fazla olduğunu işaret eden Barış Başel, bu gibi çocukların, kendilerini ifade edememeleri nedeni ile, çocuk tecavüzcülerinin daha çok hedef tahtasında olduğuna dikkat çekti.

KUTU

Almanya’da 2000 yılında yapılan geniş kapsamlı bir araştırmaya göre, zihinsel özürlü çocukların cinsel istismara uğrama riski, diğer sağlıklı çocuklara göre en az dört kat daha fazladır. Davranış bozukluğu gösteren çocuklarda ise bu fark 5.5 mislisidir. 1996 yılında bedensel ve(ya) zihinsel özürlü kadınlarla yapılan bir araştırmada, ankete katılanların % 60’ından fazlası, hayatlarında en az bir kez cinsel yönden rahatsız edildiklerini ve önemli bir kesimi de ciddî derecede cinsel şiddete maruz kaldıklarını belirtmişlerdir

******

 

“4 ayda 14 çocuk cinsel istismara uğradı”

2014 yılı içerisinde bugüne kadar toplam 14 çocuğun cinsel istismara uğradığını belirten Barış Başel, 9 çocuk istismarı vakasının polis kayıtlarına geçerek, basına yansıdığını; poliste dosyası açılmayan ve yargıya intikal etmeyen de toplam 5 cinsel istismar vakasının bulunduğunu açıkladı. Başel, yaşanmış bazı olayları şöyle anlattı:

“Yargıya intikal etmeyen 5 vaka”

“Üvey babanın sözlü ya da elle tacizi veya amcaoğlunun elle tacizini farkedip, bize ulaşan ya da ihbar çerçevesinde değerlendirdiğimiz ancak polise ihbar etmek istediğimizde, basına yansıyacağından korkup bundan kaçınan anneler nedeniyle yargı süreci başlatılmamış, toplam 5 tane olayımız vardır. Yani toplam 14 çocuk bu yıl içerisinde bugüne kadar cinsel istismara uğramıştır.”

“Ailelerin olayı kapatması suçtur”

İstismar edilen çocukların ailelerinin ise, bunun duyulmasından korkup olayı kapatmaya çalıştıklarını da ifade eden Başel, bunu yapan ailelerin aslında suç işlediğini vurguladı ve “Yaşanan cinsel istismar olayını küçük bir yer olması dolayısıyla yargıya intikal ettirmeyen, anne baba öğretmen hatta komşular dahi işlenen çocuk istismarı suçuna ortak olmaktadırlar” diye konuştu.

“Sosyal Hizmetler Dairesi yetersiz”

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin çocuk istismarları konusunda yetersiz kaldığını da ifade eden Barış Başel; gerek yasal düzenlemeler, gerekse ayrılan bütçe ve sosyal hizmet uzmanı istihdam eksikliği açısından, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin kapsamlı bir çocuk koruma sistemine sahip olmadığını söyledi.

“Çocuk Polisi Birimi kurulmalı”

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin teşkilat yapısının, kaynak kullanımı ve insan kaynaklarına ilişkin eksikliklerinin en kısa sürede ortadan kaldırılması gerektiğini de işaret eden Başel, ayrıca, özel eğitimden geçmiş ve donanımlı hale gelmiş, çocuk hakları konusunda bilinçli ve nasıl yaklaşması gerektiğini bilen bir ‘Çocuk Polisi Birimi’nin de kurulmasının elzem olduğunu vurguladı.

Dip Not:

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ‘Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek yapılan tüm davranışlar’ çocuk istismarı olarak değerlendirilir.

Cinsel İstismar ise, fiziksel, entelektüel ve/ya da duygusal olarak, yani gelişimsel olarak tam olgunlaşmamış çocuk ya da ergenin, anlamını tam olarak kavrayamadığı cinsel etkinliklere katılmasıdır.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA