ÇOCUĞA…

Sakın Çocuk!
Sakın, iyiye- kötüye, günaha- sevaba ve helal ile harama, sana anlatılanlarla karar verme.
Yüreğine sor.
Yüreğine sormasını bilenler, yanlış yapmazlar, haram yemezler.
Çünkü  yapacaklarını sevgiyle yaparlar, korkuyla değil.
Sana cennet vadedip, cehennemle korkutanlara sakın inanma.
Çünkü onlar yüreksizdirler.
Korkaktırlar.
O yüzden sana, “Allaha inan, Allah’ı sev” diyemezler, “Allahtan kork” derler.
Çünkü kendileri korkarlar.
Oysa, doğru yolda olan niye korksun ki?
O yüzden sakın onlara inanma, oku ve öğren.
Ama daha da önemlisi yüreğine sor.
Çünkü yüreğine soranlar vicdanlarıyla hareket ederler ve vicdanın da senin, dininin ve doğrularının garantisidir.
Onlar, bilgiden ve bilen insandan korkarlar.
Üretenden de.
Çünkü üreten güçlüdür.
Bak mesela zamanında, “faiz” neden haram kılınmıştır?
İnsanlar, üretimden kopmasın diye.
Sömürü düzeni olmasın, zengin, fakiri ezmesin diye, değil mi?
Oysa, onlar ne yapıyor?
“Kadının çalışması haramdır” diyerek, kadını üretimden koparıyor.
Gençlerin eğitimini engelleyerek, itaatkar, ümmetçi bir nesil yetiştirerek, üretimden koparıyor.
Vakıf ile, cemaat ile, maddi anlamda güçsüz olan gençlere, maddi yardım yaparak, üretimden koparıp,inançlarını, emeklerini sömürüyorlar.
Gördüğün gibi kendileri bile, helali, haramı ayıramayıp, dini, çıkarları uğruna kullanıyorlar, çevrelerine nasıl faydalı olabilirler ki.
Kadınları kapatmak istiyorlar, çünkü kendi iradelerinden korkuyorlar.

Acizliklerinden korkuyorlar.
Ama 6 yaşındaki çocukla evlenmenin, çocuklara, hayvanlara tecavüz etmenin günahından korkmuyorlar.

Ama  sen, başkalarını dinsiz görüp, kendisi gibi düşünmeyenleri dinsiz ilan edip, ötekileştiren bu vicdansızlardan kork çocuk.

Korkmaktan öte, inanma ve uzak dur.

Okumaya, sorgulamaya ve vicdanına yakın ol.

Yakın ol ki; “dindar” ile “dinciyi” ayırt edebilesin.

Ayırt et ki, bu aciz korkaklar, dini ve insanları sömürecek mecra bulamasınlar.

Gerçek dindardan korkma mesela.

Çünkü gerçek dindar, dinini kendisi ile yaratanı arasında yaşar, şov yapmaz, reklam yapmazlar.

Sana gerçekleri söyler ama asla seni yargılamaz ve zorlamaya kalkmaz.

Her inanca saygı duyup, inançlıyı da, inançsızı da ayırmaz.

Onlar, korkmaz, korkutmazlar.

Kendilerine yapılmasını istemedikleri şeyleri, başkalarına yapmazlar.

Yalnızca severler.

İnsanı, doğayı, hayvanı, tüm kainatı severler.

İntikam almaya kalkmaz, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemezler.

Asla, hırslarına ve şehvetlerine yenilmezler.

Çünkü onlar, hırsları ve korkularıyla değil, vicdanları ve yürekleriyle hareket ederler.

O yüzden çocuk, sen de,  beynini bilgi ve kalbini de sevgiyle doldur yeter.

Oku, öğren ve sev ki; hiç kimsenin seni yenemeyeceği güce ulaşasın.

Doğrularınla yürüyüp, etrafına doğruları saçasın.

Vicdanına sor çocuk.

Zira vicdanının onay verdiği şeyler hem doğru hem de helaldir.

Onay vermedikleri ise haram.

Yani demem o ki çocuk!

Beynindeki bilgin, yüreğindeki sevgin ve vicdanındaki adaletin , senin kılavuzun dur.

O yüzden de  her daim, beynin bilgi, kalbin sevgi  dolu ve vicdanın da adaletli olsun çocuk!