Boran Kültür Merkezi olarak uyuşturucu, kumar ve fuhuş’a ve her türlü kapitalist yozlaşmaya karşı mücadele vermeye çalışan yasal bir kültür-sanat derneğiyiz.

Dün bir gencimizin “uyuşturucu” kullandığı için katledildiği haberini aldık.

26 yaşında, hayatının baharında bir insan olan Arda “uyuşturucu” denen kapitalizm’in en yaygın “yozlaştırma” silahlarından birinin kurbanı oldu.

Babası Afrika Gazetesi’nde çalışan bir emekçiydi. Ailesi ve yakınları onu bu illetten kurtarmak için uzun uğraştı durdu.

Cezaevine girdi ama kapitalist kuşatma ve bataklık onu cezaevinde de rahat bırakmadı.

Arda bugün toprak oldu.

Sorumlusu kim ?

Kim “anne karnından” uyuşturucu bağımlısı doğar ? Kim insanı bu illete sürükler ? Bu illetin kullanımına ve cezaevine kadar sokulmasına hangi büyüklükteki bir kurum izin verebilir ?

Cevabı bellidir:

“Gecekulübü adı altında” insan tacirliği yapanlardan vergi alıp kar’a ortak olan DEVLET!

“Kumarhanelerde” insanlığın bitişine ve Emekçinin, Ezilenlerin varının yoğunun yok olmasına sebebiyet veren DEVLET!

İşte yaşadığımız düzenin gerçek yüzü budur!

İşte kapitalist yozlaşma budur!

İşte katliam ve insanlığın yokoluşu budur!

Biz Boran Kültür Merkezi olarak bilmekteyiz ki sadece “basın açıklamamız” yetmez!

Arda’ları yok etmek istiyorsa “Devlet” sadece yazılar yazmak yetmez!

Halk olarak örgütlenmeliyiz!

Ezilenler, Emekçiler olarak örgütlenmeliyiz ve karanlığın üzerine dimdik yürümeliyiz en sert ve en kararlı şekilde ve vurmalıyız yumruğu beyinlerine katillerin ve bu katillere “yol verenlerin” kurdukları bu karanlık düzene!

Boran Kültür Merkezi olarak Arda’nın tüm sevenlerine ve ailesine başsağlığı dileriz.

Arda gibi gençlerimizin katliamının bu yozlaştırma düzeni var oldukça malesef “son” olmayacağının bilincindeyiz.

Bizim çağrımız tüm ülkemiz Emekçilerine ve Ezilenlerinedir!

Başka Arda’lar ölmemesi için direnmeli ve mücadeleyi yükseltmeliyiz!

YOZLAŞMAYA KARŞI DAHA ETKİN DAHA SERT MÜCADELE KOŞULLARINI ÖRGÜTLEMELİ VE KARANLIĞIN ÜZERİNE YÜRÜMELİYİZ!

Başka yolu yok!