BİZE ENGEL OLUYORLAR

 Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, Güzelyurt için yaptığı icraat ve projeleri anlattı ve Merkezi yönetime serzenişte bulundu

Bize engel oluyorlar

Lefkoşa Türk Belediyesi, 70 milyon su parası öderken, Güzelyurt Belediyesi’nin, nüfusuna rağmen ayda 250 Milyar su parası verdiğini kaydeden Özçınar, CTP’li belediyelerin tümünün ise devlet tarafından desteklendiğini söyledi.

Özçınar: Bir takım ruhu ile bugünlere kadar yaptığımız yatırımlarla, insanımıza karşı sorumluluğumuzu yerine getirerek, insanımıza güven duygusunu aşıladık. İnsanlar bize güveniyor, belediyemize güveniyor, kuruma güveniyor; kuruma olan yaklaşımı devlete olan güvenden fazladır

Ortaya koydukları projelerin yüzde 80-90’ını hayata geçirdiklerini vurgulayan Özçınar, bunu, göreve geldiklerinde yüzde 55-60’larda olan personel giderlerini yüzde 40’ların altına çekerek başardıklarını kaydetti.

Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, vatandaşların yerel yönetimlere olan güveninin devlete olan güvenden fazla olduğunun yapılan anketlerle de ortaya konduğuna dikkat çekerek, belediyelerin güçlü kılınması ve yasalar yapılırken yerel yönetimlerin dinlenmesi gerektiğini vurguladı.

Merkezi yönetimlerle yerel yönetimlerin birbiri ile ilişki içerisinde ve destek içerisinde olması gerektiğini vurgulayan Özçınar, “bizde şu anda engeldir. Ben yerel yönetimlerin ilk kez bu dönemde bu kadar baskı altında oluşunu görüyorum” dedi ve belediyelerin elektrik borçları konusunda yapılan uygulamayı örnek olarak gösterdi. Özçınar, “bu batırmadır” diye konuştu.

Mahmut Özçınar, Eskiden kalma sistemin bir getirisi olarak, CTP’li belediyelerin de desteklendiğini kaydetti.

Belediye olarak tüm mükellefiyetlerini yerine getirdiklerini söyleyen Özçınar, bu şekilde tüm mükellefiyetlerini yerine getiren bir veya 2 belediye olduğunu işaret etti ve belediyenin, su konusunda mükellefiyelerini yerine getiremediğini, bunun da verdikleri hizmetlerin karşılığını alamamaları nedeniyle yaşandığını anlattı.

Özçınar, belediyenin kurum-kuruluşlardan toplam; 2-2 Buçuk Milyon civarı alacağı olduğunu belirterek; Spor Dairesi’nden, devlet kurumlarından, okullardan, Cypruvex’ten ve askeri tesislerden alacakları olduğunu kaydetti.

Güzelyurt bölgesi için belediye olarak yaptıkları tüm proje ve icraatlarını gazetemize açıklayan Mahmut Özçınar; Güzelyurt’ta meydana gelen sel baskınlarının önüne geçilmesi gerektiğine işaret etti ve devletin alması gereken önlemler için halen bir adım atılmadığına dikkati çekti. Özçınar, su baskını sorununun kontrollü bir şekilde ara bölgede çözülmesi zorunluluğunu da vurguladı.

CTP’li belediyeler devlet tarafından destekleniyor

Lefkoşa Türk Belediyesi, 70 milyon su parası öderken, Güzelyurt Belediyesi’nin, nüfusuna rağmen ayda 250 Milyar su parası verdiğini kaydetti. “Su üretmek ve dağıtmak bana aittir” diyen Özçınar, CTP’li belediyelerin tümünün ise devlet tarafından desteklendiğini söyledi. Özçınar, bu konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacağını da açıkladı. Maliyeti bir milyon olan suyun tonunun; CTP’li belediyelere, 2,25 kuruştan verildiğini söyleyen Özçınar, kendi belediyesinin ise, suyu bir milyona mal ettiğini anlattı. Özçınar, eskiden kalan sistemin bu şekilde oturduğuna dikkati çekti.

“Belediyemize devletten daha fazla güven var”

“Bir takım ruhu ile bugünlere kadar yaptığımız yatırımlarla, insanımıza karşı sorumluluğumuzu yerine getirerek, insanımıza güven duygusunu aşıladık. İnsanlar bize güveniyor, belediyemize güveniyor, kuruma güveniyor. Ve şunu söylemeliyim ki; kuruma olan yaklaşımı devlete olan güvenden fazladır.

“Yerel yönetimler güçlü kılınmalı”

“AB ile uyum yasaları içerisinde yaptıkları yasalarda kendi yasalarını yok sayarak, başka bir yasa ile çelişki yaratıyorlar. Hayvan koruma yasası, su yasası, çevre yasası, sağlık denetim yasaları gibi yasalar, maalesef hiç yerinde yok. Oluşturduğumuz trafik komisyonunda gelirlerimizi aldılar ama çoğunluğumuzu da orada sağlamadılar. Yani otorite yerel yönetimde olması gerekirken, bunu sağlamadılar. Bu da ülkemizin genel gerçeğidir. Yerel yönetimlerin iyi sorgulanması, buna bağlı olarak da merkezi yönetimlerin de bu yöndeki adımları iyi zemin üzerine oturtabilirsek başaracağız diye düşünüyorum. İnsan odaklı çalışmadığımız sürece, insanımızı bugünkü kaostan kurtarma şansımız yok.”

“Yasa yaparken, yerel yönetimler dinlenmeli”

“Dolayısıyla yerel yönetimleri nasıl güçlü kılacağımız noktasında bir adıma ihtiyacımız var. Eğer yerel yönetimleri kuvvetli kılarsak, inanıyorum ki çevremizden sağlığımızdan, eğitimimizden, sporumuzdan daha iyi neticeler alabileceğimize inanıyorum. Çünkü insanımızın en kolay ulaşabileceği adres burasıdır. Yasa yaparken, yerel yönetimler dinlenmeli ve kendi yasaları ile yerel yönetimlerin yasalarına adaptasyon sağlayıp, yetkiyi devretmelidirler. Belediyelerin iç denetimi kendi içinde yapacağı ve denetimin her ay Meclis’te onaylanacağı bir sistem oluşturulması lazım.”

“Projelerimizin yüzde 90’ını hayata geçirdik”

“Vatandaşımıza yönelik olarak belli bir program dâhilinde hazırladığımız projelerimiz var. Gerçekçi, sürdürülebilir, yapabilirliği de dikkate alarak bugünlere kadar geldik. Geriye bakıldığında kitapçığımıza bakıldığında, yüzde 80-90 oranından projelerimizi ürettik. Genel itibariyle, projelerimiz iyi gitti.”

“Belediyemizin personel giderini düşürdük”

Mahmut Özçınar, yapılan projeler için kaynağın nereden bulunduğu sorusuna karşılık ise; personel giderlerini yüzde 40’ların altında tutmaya çalıştıklarını belirterek, göreve geldiğinde, yüzde 55-60’larda olan personel giderlerini düşürdüklerini anlattı.

Belediyede toplam 114 çalışan bulunduğunu da belirten Özçınar, 15 yıl önce personel sayısının 125 olduğuna dikkati çekti.

“Tüm mükellefiyetlerini yerine getiren sayılı belediyelerdeniz”

Vergi, ihtiyat sandığı, sigorta ve de eğitim katkısını düzenli ödeyen bir belediye olduklarının altını çizen Mahmut Özçınar, “bu koşullarda tüm yükümlülüklerini yerine getiren bir veya 2 ya da 3 belediyemiz var” dedi.

Tek konuda mükellefiyetlerini yerine getirmediklerini söyleyen Özçınar, bunun da su konusunda olduğunu kaydetti ve “su ile ilgili de belediyelerin, bu süreç içerisinde bütçelerimize gelmeyen tahsilâtlarımızdır. Eğer vermiş olduğumuz hizmetlerini karşılığını bugün alabilseydik -ki devlet kurumları da dâhil bunun içinde-, bunu aşabilirdik” dedi.

Mahmut Özçınar, belediyenin alacağı olan toplam 2-2 Buçuk Milyon civarı alacağını tahsil etmesi halinde, kendi dengelerini götürebilen bir yapıya haiz olacağını da belirtti.

“İşletme gibi bakılmalı”

Belediyelerin bir işletme gibi algılanması gerektiğini işaret eden Özçınar, “Belediye işletmenin bir ürünüdür. Hem işletmeyi yapacağız, hem de vatandaşı koruyoruz. Güzelyurt göç veren bir bölge olduğu için de daha ucuz bir yaşantıyı sağlamam gerekir. Aksi halde, göç daha da hızlanır” dedi.

“1 yıl içinde kanalizasyon sistemini tamamladık”

Görevde olduğu dönemde Güzelyurt bölgesi için yaptığı icraatları da açıklayan Özçınar; Avrupa Birliği’ne bağlı olarak bir kanalizasyon sistemi yaptıklarını, “bu projeyi bir yıl içerisinde tamamladık. Bizden bir yıl önce başlayan Mağusa henüz daha bitiremedi. Kentin büyüklüğü aynı. Mağusa’da nüfus popülâsyonu daha fazla ama bakıldığında ihale bir yıl önce başlamasına rağmen, tam teşekküllü olarak devreye giremedi” diye konuştu.

“Öncü bir belediyeyiz!”

Güzelyurt Çarşı içinde Kapalı Pazar Projesi’nin tamamlandığını ayrıca Amfi Tiyatro Projesi’ni de bu dönemde hizmete sunduklarını açıklayan Özçınar, yağmur suyu drenajında da önemli mesafeler kaydettiklerini söyledi.

Araç park yerlerinden, belediye hizmetlerden sosyal hizmetlere kadar önemli projelere imza attıklarını belirten Özçınar, “bunlar içerisinde Yaşlı Hizmet Birimi’nin ilk başlatan belediyeyiz. Bu konuda öncü bir belediyeyiz. 99 yılında ilk adımı attık. Tamamen gönüllülüğe dayandırdık. Bir paraya dayandırmadık. ‘Gönüllü ol, gönülleri kazan’ sloganını hedef seçtik ve bunu sağladık” dedi.

“Festival en iyi noktaya taşındı”

Bununla beraber Güzelyurt Festivali’ni sosyal projeler içerisinde ülkede en iyi noktaya taşıdıklarının da altını çizen Özçınar, “buna bağlı olarak kardeş şehirler ile ilgili önemli hareketler yaptık. Ankara’da Güzelyurt Belediyesi’nin ‘Kıbrıs Evi’ var. Aslında devletin yapması gereken bir proje iken biz yaptık. Yine kardeş şehrimiz olan İstanbul’da İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nin organizasyonlarını Belediye olarak destekliyoruz” dedi.

“Belediyemiz ilkleri yapıyor!”

Ülkeyi tanıtma yönünde bir misyon üstlendiklerini de kaydeden Mahmut Özçınar, “bu da uluslar arası temsiliyet adına Güzelyurt’ta bir adım atmamızın göstergesidir” dedi.

Mahmut Özçınar, Güzelyurt Belediyesi’nin tarihi bir eseri restore eden ilk belediye olduğunu da vurguladı ve tarihi dokuların korunması için tarihi eserlerin belediyelerin sorumluluğuna geçmesi gerektiğine de dikkati çekti. Özçınar, müzelerin gelirlerini belediyelerin alması gerektiğini işaret etti.

“Her belediye misyon üstlenmeli!”

Özçınar, her belediyenin ülkesini tanıtma adına bir misyon üstlenmesi gerektiğini işaret etti ve “çünkü turizm ayağını biz kentimize nasıl taşıyacağız” dedi.

Hiçbir beldede olmayan Kent Müzesi yapılacağını da belirten Özçınar, “Güzelyurt’a gelecek insanlar, inanç adına Ay Mamas, bunun yanında tarihi ve doğal müzemiz var. Bir de Kent Müzesi yapıyoruz” diye konuştu.

“Dere yatağını yaşam merkezine dönüştüreceğiz”

Bir diğer projelerinden olan, alt yapısını tamamladıkları ‘Şehir merkezi Kent Düzenleme Projesi ve Dere Yatağı’nı düzenleme Projesi’ni anlattı. “En az 10 yıl sonra Güzelyurt’un dere yatağını o kirli görüntüden kurtarıp, yaşam merkezine dönüşmesini sağlayacağız” diyen Özçınar, ana projesinin bu olduğunu da vurguladı.

Güzelyurt denize yakın olmasına rağmen, büyük sorunlar nedeniyle denize ulaşılamadığını işaret eden Özçınar, “bunun için de bir sahil düzenleme projemiz var” dedi.

(Kutu içinde )

Çöp sorunu

Güzelyurt Bölgesinde, Kalkanlı Köyü’nde ODTÜ yakınlarındaki bulunan Çöp Alanı sorunundan da bahseden Özçınar, “Bu çöplük, yapılan master plan çalışmasıyla, Güngör’e taşınacaktı. Şuanda Güngör bu sistemle bizi kabul etmiyor. Çünkü bizim çöplük de Güngör’ giderse, bir yıl içerisinde dolar ve kapanır. Çünkü artı değeri dönüştürülemiyor. Avrupa Birliği yakmaya karşı olduğu için de yakma sistemi de kullanılamıyor. Güngör’e taşınması için çöp verilerinin en az 2-3 katına çıkması gerekir. Yani insanlar bunun bedeli ödemek zorunda kalır. Herşeye rağmen, Kalkanlı’daki çöplüğü kaldırma hedefindeyiz” diye konuştu.

Mahmut Özçınar, Kalkanlı’da bulunan Belediye’nin Çöp Alanı’na, diğer bölgelerden de çöp getirildiğini belirtti ve Askeri tesisler, Lapta ve Alayköy’ün çöpünün Kalkanlı’da bulunan çöp alanına getirilip döküldüğünü söyledi.

Çöplüklerinin kullanım alanları İçişleri Bakanlığı’nın uhdesindedir. Çevre Bakanlığı ile devletindir yani. Bize çöplük alanını gösterdiği yere çöpü boşaltmak zorunluluğumuz var. Ben bu çöplüğün kaldırılması için 10 tane yazı yazdım. Güzelyurt Belediyesi’nin çöplük sorununu çözmeye hazır olduğunu ancak belediye ile bu sorunun çözülmesinin mümkün olmadığını söyledi.

Çöpümüzü Güngör’e almıyorlar. Güngör’deki araçların Güzelyurt Belediyesi’ne verilmesi halinde de bu sorunun çözülebileceğini belirtti. Çöp sorununun ülkede top yekün çözülmesi gerekir. Diğer bölgelerden çöp gelmemesi için Çevre Dairesi’ne yazı yazdık ve ceza yazılmasını istedik. Bugüne kadar ceza yazılmış değildir.