BİR UÇAK, BİR YEMEK, BİR CENAZE
Oshan SABIRLI
25 Mayıs 2016 Çarşamba 08:20
Telefonum çaldı ve Ercan’a özel uçak geldiği, bu özel uçağın Akıncı’yı alıp Türkiye’ye götüreceği bilgisi ulaştı. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Barış Burcu’yu aradım. Akıncı’nın ne amaçla İstanbul’a gittiğini resmi ağızdan teyit ettirmeye çalıştım ama olmadı. Bu kez Türkiye’den medya kuruluşlarından arkadaşlarım ile bir telefon trafiği yaşadık.
Rum Lider Anastasiades İstanbul’da idi. Ötesinde Yunanistan Başbakanı Çipras’da istanbul’da bulunuyordu. BM’nin en üst düzey temsilcilerinin de orada olduğu bir ortama Akıncı’nın gidişi açıkçası sürpriz değildi.
3-4 gündür böylesi bir gelişmenin olmasının Anastasiades ile Akıncı’nın zirveye yakışır bir şekilde Türkiye ve Yunanistan temsilcileri ile birlikte barış mesajı vermesinin beklentisi vardı.
Ama olmadı.
Anastasiades havlu attı ve Kıbrıslı Rumlardan o bildik açıklama geldi;
“Mustafa Akıncı'nın statüsünü yükseltmeyi amaçlayan Recep Tayyip Erdoğan'la aynı çizgideki davranışları, Kıbrıs'taki müzakere sürecinin doğrudan baltalanmasına yönelik davranışlardır, BM'nin ilgili Güvenlik Konseyi kararları hükümlerinin ihlalidir”
Açıklamalarda bununla da yetinilmedi, “sahte devletin statüsünün yükseltilme uğraşları” yorumları yapıldı.
Şimdi Anastasiades’in haddini aştığını bir kez daha söylemek gerek.
Rum lider, İstanbul’a BM’nin daveti ile gitmesi ile Kıbrıslı Türklerin temsilcisi olmayı başardığını mı zannetti?
Rum lider İstanbul’a aldığı davet ile bir kez daha Türkiye’nin Kıbrıslı Rumları resmen tanıdığı yanılgısına mı kapıldı?
Yoksa Rum Lider Akıncı ile müzakere yapmaya çalıştığını ve Kıbrıs’a çözümü getirmek adına uğraşması gerektiğini unuttu mu?
Yeni yılda kakara kikiri şekilde kameraların karşısına geçip Türkçe Kıbrıslı Türklere seslenmesinin barışı getireceğine mi inandı?
ELAM taraftarlarının Kıbrıslı Türklere saldırmasından sonra ELAM fanatiklerine “geri zekalılar” diyebilirken “Kıbrıslı Türlerden özür dilerim” demekten kaçındığını fark etmedik mi?
Üstelik o geri zekalı diyenlerin diğer faşistler ile birlikte birçok yeni fanatik Rum’u millet vekili olarak parlamentoya koymasını hazmettiğimizi mi zannetti?
Şimdi AKEL’in 2004 yılında yaptığı oyunun benzeri farklı bir perdede oynanıyor.
Üstelik Rum Lider masadan kaçmak anlamına gelen Cuma günkü liderler zirvesini de iptal ettiğini duyurdu.
Madem Kıbrıs’ın kuzeyi işgal toprağı, Akıncı ise İşgal Rejimi’nin kuklası olarak görülüyor, Anastasiades’in o kukla ile neden masada oturduğu ise bir başka muamma.
Rum liderliği bir kez daha yaratılması gereken bu güven ortamının cenazesini kaldırdı. Yeni süreçte bizleri nelerin beklediği ise bilinmiyor.
Şimdi gözler yeniden sınırın öte yanına çevrildi. Biz statükoya alışmış bir toplum olarak bu hareket bizi çözümsüzlük polemiğine yeniden geri döndürdü.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.