BAZEN GÖZÜM KAYAR, YOLCULUK YAPARKEN...
Hare Ergen
13 Nisan 2018 Cuma 08:00
Bazen gözüm kayar, yolculuk yaparken...Uçsuz bucaksız gibi duran, yine de sınırları olan ovalara, tarlalara...Saniyenin onda biri kadar da baksam görürüm...O kendine has başına buyrukluğu, yabaniliği...Kendimde olan, sende olan, belki de çoğumuzda olan...
Severim ben...
Vakit buldukça aklımı değil de doğanın kendisini aramak için ovalara, doğaya çıkmayı...Sanıyorum benim gibi çoğumuzun iyi bir saklanma ve gizlenme yeridir, kısa süreli zaman dilimlerinde.... Huzur bulabildiğimiz...
Benim için adı konulmamış bir zaman dilimidir, oralarda geçirdiğim vakitler...Bir lezzettir bana canlılık ve ışık veren.
Daha önce belki de gördüğüm, belki de görmediğim, umrumda olmayan bir yere oturup, ister toprak olsun ister taş, hava bulutluysa bulutlara bakmayı, hava açıksa mavi gökyüzüne bakmayı severim...Hayal kurarım, doya doya seyrederim gördüklerimi...Kuşların uçuşunu, bulutların dansını... Gelişi güzel oturduğum taşın etrafındaki, bakımsız otlara bakarım her seferinde. Onların arasından çıkan mor ve sarı küçük çiçeklere, az ötedeki okaliptüs ağaçlarını farkederim ve gülümserim, keyif alarak, burnuma gelen kokularını içime çekerek...
O an günlük hayatımızda söylenilen sözler, kelimeler, inandığımız doğrular önemini kısa da olsa bir süreliğine yitirebiliyor.
Başına buyruk doğayla başbaşa kaldığımızda, belki de, daha önceden kendimize bile itiraf edemediğimiz, bazen bizi koruyan, bazen de az da olsa acı veren karabiber tadındaki yalnızlık duygumuzla yüzleşiriz...
Gün bitmeden eve dönme telaşı başlar...
Bazen gece bitmeden hatırlarız, kendimizle yüzleştiğimiz korkularımızı, endişelerimizi...
Belki de bütün bunlar bizi hiçbir boşluk bırakmadan sevmesini istediğimiz bir insan hayal ettiğimizdendir...
Çok düşünmüşümdür, akşam vakitleri, bakarken dışarıya evimin penceresinden...Şu karşıda gördüğüm evlerde, onun ötesinde göremediğim evlerde kaç kişi ile aynı duyguları paylaşıyoruz diye?
Gerçekte insanlar bulabilir mi onları hiçbir boşluk bırakmadan sevebilecek birini?
Akşam üstü kızıllığında bunlar geçiyor aklımdan, galiba senin aklından da... Hissediyorum...Yorgunsun. İkinci bir şansa ihtiyacın var. Ama çok korkuyorsun...
Gerçekleştiremediğin düşler için, gerçekleştirmek istediklerin için, sevgi için, aşk için tekrar şans istiyorsun...Hayattan...Sevmek için...
“Çok mu istemiştik ikinci şansı” diyeceğim...Vazgeçtim...
Yeterince değil...O kadar istememiştik, koyvermiştik diğer koyverdiklerimiz gibi ikinci şansı da...
Adı konulmamış zaman dilimleri var yüreğinde...Senin de, benim de, hepimizin de.... Bazen gözüm kayar, yolculuk yaparken...Uçsuz bucaksız gibi duran, yine de sınırları olan ovalara, tarlalara...Saniyenin onda biri kadar da baksam görürüm...O kendine has başına buyrukluğu, yabaniliği...Kendimde olan, sende olan, belki de çoğumuzda olan...
Yarın yeni bir gün..Başlamak için...İster her şeye, ister hiçbir şeye...
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.