BARIŞIN BEDELİNİ KİMLER ÖDESİN?...
Kıvanç BUHARA
13 Mayıs 2015 Çarşamba 09:08
AZ GİTTİK… UZ GİTTİK… KIVANÇ BUHARA Cumhurbaşkanımız Akıncı haklı… Henüz tükenip bitmeden, bizden daha yaşlı ve bizim kuşağın Rumlarının ve Türklerinin anlaşmak ve adamızı “ barış adası “ haline çevirmek için son bir şansımız daha var! İki tarafın da birbirlerini tanıyan, geçmişin birlikteliğinin anılarını yaşayan yaşlı kuşak tükenince… Kıbrıs’ın her iki tarafında yetişen genç neslin birbirlerini anlamaları ve küf pas tutmuş Kıbrıs sorununu çözmek istençleri sıfırlanacaktır! Çözümsüzlükte, “ zamana oynayan “ Türkiye’nin hem geçmiş hem de şimdiki yönetimlerinin ise asıl hedefleri, “ yarısı bizim olsun “ kararlılığını içermektedir! Bana göre; “ Ya taksim, ya ölüm “ sloganı halen yürürlüktedir! Zaten; Adamızı “ ortadan ikiye bölmek ve yönetmek “ bir Anglo – Sakson projesidir! Batının ve ABD’nin bölgesel çıkarları değişmedikçe, Kıbrıs’ın “ taksim “ planı da değişmeyecektir! Birinci tespit bu… İkincisi ise; 1974’ten sonra gerçekleşen bölünmenin gereklerini yerine getiren Türkiye de “ zamana “ oynayarak, Kıbrıs’ın kuzeyini her bakımdan “ kendine benzetme “ projesini geliştirmiştir. Bu projenin önündeki en büyük engel, geçmişte Kıbrıslı Rumlarla birlikte yaşayan Kıbrıslı Türklerdir. İşte; Zaman geçtikçe azalan, yok olan bu nesil tükendikçe, hem Türkiye hem de “ Taksimci “ Batı ve ABD hedeflerine yaklaşmaktadırlar! Soru şu: “ – Emperyal Batı, Kıbrıs’ın güney yarısını Yunanistan’a bağlamak istiyor mu? “ Avrupa Birliği ile bütünleşen Güneydeki Kıbrıs, zaten siyaseten ve pratikte Yunanistan’la birleşmedi mi? Ancak; Adanın etrafında, derin denizlerde bulunan gaz ve petrol yatakları işin rengini değiştirmiştir. Gaz ve petrolde Rusya’nın bağımlılığından kurtulmak isteyen Batı, alternatif enerji kaynaklarına yönelmiştir. Şimdi; Kıbrıs’ta statükoyu fazla değiştirmeden, bu enerji kaynaklarının süratle Avrupa ülkelerine nasıl ulaştırılacağı planlanmaktadır. Kıbrıs Rumlarına ve Yunanistan’a fazla güvenemeyen ABD, Türk Ordusunu bu çıkarların korunmasında öncü kuvvet olarak görmeye devam etmektedir. Rusya, bu kaynaklardan uzak tutulmalıdır. Rusların Akdeniz’in zengin sularına inmesi engellenmelidir! Tam da bu noktada; Hala daha Rusya ile stratejik antlaşmalar yapmaya çalışan Kıbrıs Rum tarafı, deyim yerinde ise “ kilise duvarına işemeye “ devam ediyor! Sayın Akıncı’nın seçilmesi ile birlikte, barış ve çözüm isteyen her iki tarafın insanları moral ve umut bulmuştur! Bu süreçte önemli olan, emperyalizme diklenebilmektir. Kolay olmayacağını biliyoruz! Bir bedel ödemek gerekirse eğer, Sayın AKINCI’yı bu bedelin tek hedefi haline getirmeden… … Mertçe, yiğitçe, korkmadan bu bedeli hep birlikte ödemeliyiz! “ – Akıncı da başaramayacak!” kolaycılığına kimse yatmasın…
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.