24 Kasım 2024
  • Lefkoşa14°C
  • Mağusa12°C
  • Girne20°C
  • Güzelyurt13°C
  • İskele12°C
  • İstanbul3°C
  • Ankara0°C

BARİKATLARI YIKABİLMEK…

Kıvanç BUHARA

01 Haziran 2015 Pazartesi 09:04

Baraj, barikat, set, engel… Bir yeri tıkamak, geçişi engellemek; Stoklamak, kapatmak anlamları taşıyan birkaç sözcük! Baraj ve barikat dilimize Fransızcadan girmiş. Set, engel Türkçe! Baraj aslında, suyun toplandığı büyük gölet anlamında kullanılsa da; Seçimlerde, milletvekili çıkarabilmek için ön görülen yüzdeliği belirleyen sınıra ise, “ seçim barajı “ denir! Dört dörtlük demokratik sistemlerde, seçim barikatı olmaz, olmamalı! Barikatı geçemeyen partilerin, bırakın milletvekili temsiliyetine getirilen yasağı, o partinin çıkaracağı vekilleri, en fazla oyu alan partiye verilmesi… … tam bir demokrasi garabeti! Diyelim ki, sol bir parti barajı kıl payı kaçırmış. Sol seçmenin oyları, en fazla oyu alan sağ partinin hanesine yazılır ve o partide milletvekili seçilemeyen sağcıların vekil seçilmesine neden olur! Bu garabete; Demokratik seçim demek yerine, Milletvekili hırsızlığı, Köle pazarından milletvekili devşirme ameliyatı demek daha doğru!   İşte, Kenan Evren faşizminin Türkiye’de getirdiği yüzde onluk seçim barikatı, AKP’ye de yarayınca… … değiştirilmesi teklif bile edilmedi! AKP’yi anlamak mümkün; avanta milletvekili ile iktidara gelmeyi kim istemez? Peki, CHP, MHP ve HDP’ye ne demeli? Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde olmayan yüzde on gibi çok yüksek bir barikata rağmen seçime girmeyi nasıl kabul edebilirler? Bu aptallık değilse, salaklık mıdır, sazanlık mıdır, nedir? “ – Biz bu seçim barikatı ile seçime gitmeyiz, boykot ederiz “ deseler… … AKP’nin tepinmesini o zaman seyrederdiniz! Türkiye’deki seçimlerde AKP’nin tek başına iktidarı biraz tehlikeye girince, başta Cumhurbaşkanı Tayyip Bey olmak üzere, herkesin nasıl tepinmeye başladıklarını… … ibretle, hayretle, teessüfle, tereddütle ve kaygı ile izliyoruz!   Bir de şu haber kulaklarımızı vahşice tırmaladı, tırnakladı: “ – Avrupa Birliğinden gözlemciler Türkiye’deki seçimleri izlemek için Türkiye’ye gidecek!” Neyini, nesini gözlemleyeceksiniz? Örtülü faşizmin, despotizmin, tek adam diktasının, korkunun hüküm sürdüğü bir ülkeye gözlemci göndermekneyi değiştirecek? Ancak; Türkiye’nin  “ demokrasi dışına “ itilmesinde, Avrupa Birliği ve ABD’nin ikiyüzlü, yalaka politikalarının da etkisi yok mu? Yoksa; Türkiye’deki demokrasi, adalet ve insan hakları çok mu umurlarındaydı? 7 Haziran günü Türkiye’de ne değişir? Hep birlikte göreceğiz…

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.