DAKKA Bangladeş'te Cemaat-i İslami Partisi liderlerinden Abdülkadir Molla'nın idamı ve sonrasında partinin ülkede genel grev kararı almasının ardından çıkan şiddet olaylarında ölenlerin sayısı 30'u geçti. Cemaat-i İslami Partisi avukatlarından Tajun İslam ve Abdülkadir Molla'nın oğlu Hasan Cemil, olaylara tepkilerini AA muhabirlerine aktardı. Sathkhira bölgesinde dün gece yerel halkla kolluk kuvvetleri arasında çıkan çatışmalarda, aralarında Cemaat-i İslami'nin 4 üyesinin de bulunduğu 5 kişinin polis tarafından öldürülmesiyle hayatını kaybedenlerin sayısı 34 oldu. Dün geceki olaylar sırasında en az 15 kişinin de gözaltına alındığı belirtildi. Bölge halkı, aralarında sınır koruma polislerinin bulunduğu kolluk kuvvetlerinin, iktidardaki Avami Birliği partisi destekçileriyle muhalefetteki Bangladeş Milliyetçi Partisi ve Cemaat-i İslami Partisi liderleri ve yandaşlarını baskı altına almak istediklerini belirtiyor. "Hükümet barışçı gösterilere izin vermiyor"  Cemaat-i İslami Partisi avukatlarından Tajul İslam, hükümetin "Bangladeş'in hiçbir yerinde barışçıl gösterilere izin vermediğini" belirtti. Tajul İslam, hükümetin Dakka'da 50 bin polis ve asker topladığını, Avami Birliği yanlısı güvenlik güçlerinin göstericilere karşı "İsrail ordusu gibi davrandığını" kaydetti. AA muhabirlerinin telefonla görüştüğü İslam, "Cemaat-i İslami Partisi ve Bangladeş Milliyetçi Partisi'nin birlikte hareket ettiğini fakat Bangladeş Milliyetçi Partisi'nin içinde Cemaat'i sevmeyen ve Avami Birliği ile diyalog içerisinde olan bir grubun da bulunduğunu" söyleyerek, "Bangladeş Milliyetçi Partisi'nin diyalog adı altında sessiz kaldığını" savundu. İslam, idam cezası alan diğer Cemaat liderlerinin, davaları Yüksek Mahkeme'ye götürülene dek idam edilmeyeceklerini, bir sonraki davanın iki ay içerisinde sonuçlanabileceğini söyledi.  "Hükümetin planı diğer liderleri de idam etmek"  Abdülkadir Molla'nın oğlu Hasan Cemil de  AA muhabirlerine yaptığı açıklamada, yakında Bangladeş halkına durumu açıklayan bir basın toplantısı düzenleyeceklerini bildirdi. BM ve birçok uluslarlararası yetkilinin Avami lideri Şeyh Hasina'ya idamı durdurması yönünde çağrıda bulunduğunu hatırlatan Cemil, "Hasina bunu tamamen görmezden gelerek bu idamı gerçekleştirdi. Batı’nın uyarılarına rağmen Hasina kimseyi umursamadı. Batı'nın diplomatik ve gösterişli bir dili var. Ama beni asıl hayrete düşüren Ortadoğu'nun sessiz kalması. İdamdan sonra Ortadoğu ülkelerinden hiç açıklama görmedim" diye konuştu. "Asıl terör, Avami teröristlerinin resmi üniforma giyerek halkı katletmesi, insanları evlerinden kaçırması" diyen Cemil, "Güvenlik güçleri, halkı evinde, ailesinin önünde öldürüyor. Hükümet, ülkenin güvenlik güçlerini şahsi korumaları olarak kullanıyor. Hükümetin planı diğer liderleri de idam etmek. Şu an bu, onlar için mümkün olmasa da mevcut durumu değerlendiriyorlar" dedi.