Bağımsızlık Yolu, Toplumcu Demokrasi Partisi’ne (TDP) bağlı Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nda müsteşarlık görevinde bulunan Asım İdris’in istifasını “ülkemizde devlet ile sermayenin nasıl iç içe geçtiğinin bir başka göstergesi” olarak değerlendirdi.
Yazılı bir açıklama yapan Bağımsızlık Yolu, İdris’in, başlıca görevi devlet okullarının kaliteli ve ücretsiz eğitim vermesini sağlamak olan bir bakanlığın müsteşarı olduğunu belirterek, istifa eder etmez özel bir okulun müdürü olarak göreve başladığı gerekçesiyle eleştirdi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Devlet okullarının değerinin özel okullara karşı gittikçe gözden düştüğü; ücretsiz olması gereken eğitime yeterli bütçe aktarılamamasından dolayı öğrencilerden kayıt parası adı altında para toplandığı; bir zamanlar ülkemizin en kaliteli eğitim veren kurumları olan devlet okullarının artık ‘özel okul için parası olmayan ailelerin çocuklarını gönderdiği yer’ olarak ayaklar altına alındığı bir durumla karşı karşıyayız. Böyle bir durum karşısında sorun, herhangi bir kişinin özel bir okula müdür olması değildir. Ancak Asım İdris herhangi bir kişi değil, kamusal eğitimden sorumlu bakanlığın müsteşarıydı. Yani sorun, görevi yukarda sözü edilen durumu tersine çevirmek olan bir kişinin, bu durumun oluşmasının sebeplerinden biri olan eğitimde özelleşmenin bir parçası olan bir kurumda müdürlük yapmak için görevinden istifa etmesidir. Yani sorun, kuzuyu kurda emanet ediyor oluşumuzdur”
Açıklamada, halkın haklarını, kamusal hakları, eğitimi, sağlığı, barınmayı, ulaşımı, gıdayı ve enerjiyi merkezine alanların sayısı arttıkça, siyasete duyulan güvenin de artacağı belirtilerek, “Güvenilmeyen siyasetin kendisi değil, söz ve eylemi tutarlı olmayan partilerdir” iddiasında bulunuldu.