23 Kasım 2024
  • Lefkoşa15°C
  • Mağusa12°C
  • Girne17°C
  • Güzelyurt12°C
  • İskele12°C
  • İstanbul18°C
  • Ankara12°C

AP ÇÖZÜME GÖZ KIRPTI

Kıbrıs’ta temaslarda bulunan Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz, “Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi artık gerçekçi bir olasılık haline geldi” yorumunda bulundu.

AP Çözüme Göz Kırptı

29 Mart 2016 Salı 22:55

N Kıbrıs’ta temaslarda bulunan Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz, “Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi artık gerçekçi bir olasılık haline geldi” yorumunda bulundu. schulz tarihi bir şansın yakalanabileceğini kaydetti ve “Kıbrıs'ın yeniden birleşmesi söz konusu olursa, Avrupa birliği ilk günden itibaren yeniden birleşen bu ülkeyi destekleyecektir ve desteklemelidir” dedi

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz ile bir araya geldi. Rum Cumhurbaşkanlığı’nda gerçekleşen görüşme öncesi Schulz askeri törenle karşılandı ve başkanlık sarayındaki Makarios heykeline çelenk koydu.

Anastasiadis’le tokalaşarak basına poz veren ikili saat 9.45’te bir araya geldi. Yaklaşık bir saat süren görüşmenin ardından Anastasiadis ve Schulz basın açıklaması yaptı.

ANASTASİADİS

Sözlerine Avrupa’daki terör olaylarından bahsederek başlayan Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Brüksel’deki bombalı saldırıdan dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi ve Belçika halkına destek ve dayanışma duygularını bildirdi.

Schulz’la faydalı bir görüşme yaptıklarını dile getiren Anastasiadis, Schulz’a Kıbrıs sorununun çözümüne verdiği destekten dolayı teşekkür ederek, Kıbrıs’ta bulunacak bir çözümün AB kural ve prensipleriyle uyumlu olması gerektiğini ifade etti.

Anastasiadis, Türkiye’nin AB’ye karşı yükümlülüklerini yerine getirmesinin Türkiye’nin AB yolunda ilerleme kaydetmesini sağlayacağından da bahsederek, “Biz Türkiye’nin üyelik sürecinin ilerlemesini herkesten fazla istiyoruz” şeklinde konuştu.

Mülteci göçlerinin Türkiye’nin AB üyelik süreciyle ayrı değerlendirilmesi ve ilişkilendirilmemesi gerektiğini de yineleyen Anastasiadis, bunu Avrupa Konseyi Başkanı’nın Kıbrıs ziyareti sırasında da belirttiğini, Türkiye’nin “Kıbrıs Cumhuriyeti” ile ilgili ek protokollerin hayata geçirilmesi de dahil yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini kaydetti.

SCHULZ

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz da, Anastasiadis’in Brüksel saldırısıyla ilgili sözleri için minnettar olduğunu söyleyerek, görüşme sırasında bilgi sahibi oldukları uçak kaçırma olayıyla ilgili olarak Anastasiadis’in yürüttüğü kriz yönetiminin başarılı olduğunu ve olayın zararsız şekilde sona ereceğine olan inancını dile getirdi.

Schulz, konuşmasında, AB içerisindeki birçok sorunun en önemlilerinden birinin de Kıbrıs sorunu olduğunu ifade ederek, Kıbrıs’ta -AB içerisinde stratejik önemli bir yeri olmasından dolayı- bulunacak bir çözümün tüm bölgede sabitleyici bir rol üstleneceğini vurguladı.

Devam eden müzakere sürecine tam destek verdiklerini belirtip, bunun eşsiz bir şans olduğunu hatırlatan Schulz, müzakerelerin Kıbrıslıların yürüteceği bir süreç olduğunun da bilinmesini istediğini, Kıbrıs’a geliş nedeninin detaylara inilen ve daha da zorlaşan süreci daha iyi görüp anlamak olduğunu bildirdi.

Geçen yıl içinde Kıbrıs sorununda inanılmaz büyük ilerlemeler kaydedildiğini, bundan 2 yıl önce böylesi bir ilerlemeyi kimsenin tahmin edemeyeceğini de kaydeden Schulz, seçimler öncesi Rum parlamentosuna hitap edecek olmanın da kendisi için onur olacağını sözlerine ekledi.

Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz, Kıbrıs’ın yeniden birleşmesinin artık gerçekçi bir olasılık haline geldiğini; bu tarihi şansın yakalanabileceğini söyledi.

Schulz, Kıbrıs’ta görüşmelerin başarıya ulaşabilmesi ve uzlaşmaların sağlanabilmesi için tarafların birbirlerine doğru adım atmaları gerektiğini belirterek, “Kıbrıslıların kaderi artık ayrıntılarında kaybolunacak konulara bağlı olmamalıdır. Eğer yeniden birleşme başarıya ulaşırsa, bu durumdan tüm Kıbrıslılar politik, bilimsel ve kültürel olarak fayda sağlayacaktır” dedi.

Martin Schulz, AB’nin birleşik bir Kıbrıs’ı destekleyeceğini ve desteklemesi gerektiğini vurguladı.

“SAVAŞ YARALARINI SÜRMENİN NE KADAR UZUN SÜRDÜĞÜNÜ KENDİ TECRÜBELERİMDEN BİLİYORUM”

Kıbrıs’ta temaslarını sürdüren Schulz, öğle saatlerinde Rum Meclisi’nde konuşma yaptı. Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis yanında Güney Kıbrıs’taki bazı büyükelçilerin de izlediği konuşmasında Schulz, 1955’te, savaş sonrası Almanyası’nda, parçalanmış bir toprakta dünyaya geldiğini, dar sınırlar içerisinde büyümenin ne demek olduğunu ve savaş yaralarını sarmanın ne kadar uzun sürdüğünü kendi tecrübelerinden bildiğini söyledi.

“ACI BÖLÜNME BARIŞÇIL DEVRİMLE SONA ERDİ”

Schengen Anlaşması ile Avrupa’nın iç sınırlarındaki bariyerlerin ortadan kalktığını belirten Schulz, 1989’da Berlin Duvarı’nın yıkılışını ise “acı bölünme, barışçıl bir devrim ile sona erdi” diyerek şöyle anlattı:

“1989 yılı, bir doğu Avrupa ülkesinde özgürlüğün kıvılcımını ateşleyerek devamında bir demokratik devrime sahne oldu. Bir çeyrek yüzyıl önce, tüm dünyanın gözü Berlin’in üzerindeydi. Ve bütün Dünya, Avrupa ve Almanya’yı gelişigüzel bir şekilde ikiye ayırmak için askerlerle korunan, dikenli tellerle örülmüş, betonla kaplanmış Berlin Duvarı’na, yani iki süper güç arasında gövde gösterisine dönen, aileleri, toprakları ve bir kıtayı vahşice parçalayan bu utanç duvarına karşı kadın ve erkeklerin ne kadar cesur olduklarına şahit oldu. Bu acı bölünme, barışçıl bir devrim ile sona erdi. Hiç bir tank hareket etmedi. Hiç ateş açılmadı. Bir damla kan bile akmadı. Almanya tarihinde büyülü bir an ve Avrupa’da çığır açan bir değişimdi bu. Bölünmüş topluluklar artık tekrar bir arada büyüyor, dağılmış aileler yeniden kucaklaşıyorlardı. Almanya yeniden bir arada büyüyor, Avrupa yeniden bir arada büyüyordu.”

AP Başkanı Martin Schulz, “Kıbrıs”ın 10 yıl önce AB üyesi olduğunu, kendisinin de bunu desteklediğini belirterek, “Kıbrıslılar olmadan Avrupa bir bütün olmayacaktır ve bu bütünlük ancak Kıbrıs’ın tamamı Avrupa Birliği üyesi haline geldiği zaman tam anlamıyla sağlanmış olacaktır” dedi.

“ANASTASİADİS VE AKINCI’YA DERİN HÜRMET”

Uzun yıllar boyunca aslında bir bakıma doğru yöntemler uygulanmış olmasına rağmen Kıbrıs’ın birleşmesi ile ilgili müzakerelerin durma noktasında olduğunu, bir kaç yıl öncesine kadar hiç kimse bu görüşmelerin bu kadar olumlu geçeceği düşüncesine sahip olmadığını kaydeden Schulz, “Bu yüzden Sayın Anastasiadis ve Sayın Akıncı’ya en derin hürmetlerimi sunmak isterim” dedi; şöyle devam etti:

“MÜZAKERELER ONLARIN CESARETLERİ SAYESİNDE YENİDEN BAŞLATILDI”

“Bu müzakereler, onların cesaretleri sayesinde yeniden başlatıldı.

Görüşmeler de sahip olduğunuz yetkinlikler öncülüğünde ilerliyor. Ve bunların tümü, tarihin esiri olmak yerine tüm Kıbrıslılar için parlak bir gelecek bırakmak adına beraber çalışma azminiz sayesinde gerçekleşiyor. Bir yıl önce Mayıs ayında sizlerle beraber Ledra Sokağı’nda yaptığımız yürüyüşte ya da Sayın Anastasiadis’ın Hollanda AB başkanlığına, Türkçe’nin resmi dil olarak kullanılması ricasını içeren mektubunda, sergilenen yapıcı ruhun ve işbirliği isteklerinin güçlü sinyallerini görebiliriz.

Ancak özellikle ‘her şey kabul edilene kadar hiçbir şey kabul edilmez’ prensibinin benimsenmesi nedeniyle, kesin bir birleşme sağlanması yolunda hâlâ engeller söz konusudur. Görüşmelerin başarıya ulaşabilmesi ve uzlaşmaların sağlanabilmesi için tarafların birbirlerine doğru adım atmaları gerekir. Kıbrıslıların kaderi artık ayrıntılarında kaybolunacak konulara bağlı olmamalıdır. Eğer yeniden birleşme başarıya ulaşırsa, bu durumdan tüm Kıbrıslılar politik, bilimsel ve kültürel olarak fayda sağlayacaktır.

Bir kaç yıl hatta birkaç ay öncesine kadar Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi şansının bu kadar yakınlaşacağını kim hayal edebilirdi ki? Şimdi ise Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi artık gerçekçi bir olasılık haline geldi, bu da tarihi bir şansın yakalanabileceği anlamına geliyor. Çünkü Kıbrıs tek bir toprak, Kıbrıslılar tek bir ulustur.”

 “AVRUPA’DA BİRLİKTE ÇOK ŞEY BAŞARDIK… BİRLEŞİK KIBRIS’I DESTEKLEYECEĞİZ”

Schulz, konuşmasını birleşik Kıbrıs’a destek belirterek şu ifadelerle tamamladı:

“Avrupa’da birlikte çok fazla şey başardık: Düşmanlar dost, diktatörler demokrat haline geldi, sınırlar kalktı ve dünyanın en büyük ve en zengin iç pazarı oluşturuldu. Bizler ölüm cezalarına veya çocuk işçilere değil, basın özgürlüğüne ve insan haklarına sahibiz. Amacımız; çocuklarımızı ve onların çocuklarını korumak, onlara cesaret vermek ve aynı zamanda Avrupalılar olarak gelecekte de birlik ve dayanışma içerisinde hareket etmektir.

İşte tam da bu nedenle, Kıbrıs'ın yeniden birleşmesi söz konusu olursa, Avrupa Birliği ilk günden itibaren yeniden birleşen bu ülkeyi destekleyecektir ve desteklemelidir.”

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA