ANTİPRATİK ANTİBİYOTİK UYGULAMASI…

Bu ülkede, neyi savunacağınızı, şaşırıyorsunuz artık. Aşağı tükürsen sakal; yukarı tükürsen bıyık. İşin kötüsü, doğruları bile savunamıyorsunuz. En son örnek, antibiyotik olayı. Eczanelerin, reçetesiz antibiyotik satamayacak olması kötü bir şey mi? Değil elbette. Ancak gelin görün ki; bu durum KKTC’de olunca, savunamıyorsunuz. Yıllarca, reçetesiz ilaç satılmasına karşı çıktım. Her şey, ilmine, usulüne, etiğine, uygun yapılsın istedim. Özellikle, gençleri zehirleyen, vücut geliştirme ilaçlarının, kontrol altına alınması için, tüm ilaçların, kontrollü satılması için mücadele verdim. Sonuçta, ilaç satışı konusunda bir düzenleme yapıldı. Yapıldı yapılmasına da, pratikte daha büyük sıkıntıları da beraberinde getirdi. Antibiyotikler, artık reçetesiz satılmayacak. Teoride, çok mantıklı ve yerinde bir karar. Sonuçta, bilinçsiz, antibiyotik tüketimi yapılmayacak. Fakat pratikte, hasta için yeni bir külfet. KKTC’de sağlığın tamamen özelleştirildiği düşünülürse, her antibiyotik ihtiyacında, 100 veya 150TL de, vizite ücreti ödemeniz gerekecek. Hadi diyelim, sosyal güvencesi olanlar, Devlet Hastanelerine gitti. Hastanede sıra da alabildi. Bakacak doktor da buldu ve antibiyotiği reçeteye yazdır. Peki ya sosyal güvencesi olmayıp, ilaç almakta bile zorlananlar ne yapacak? Bir gününü harcayıp doktora giderek, bir yevmiyesini kaybedecek. Bir yevmiye de doktora verecek. E tabi, ilaca da para lazım. Nerden baksanız 3 yevmiye gitti. Bakalım, herkesin, 3 yevmiyeyi, bir antibiyotik yazdırmak için verecek lüksü var mı? Elbette ki; hekim kararı ile antibiyotik kullanılması en doğrusu. Ancak, bunu savunabilmek için, gerekli imkanları sağlayacaksınız. Devlet Hastanelerinizde, yeterli hekim ve sağlık personeli olacak. Köy ve mahallelerinizde, Sağlık ocakları ya da aile hekimleriniz olacak. Tüm vatandaşlarınıza, sağlık güvencesi imkanı sağlayacaksınız. Tabi ki, bir de, nüfusunuzdan fazla, kaçak işçinin yaşadığı bir ülkede yaşamayacaksınız. Kısacası, sağlıkta reforma, sondan değil; en temelden, baştan başlayacaksınız. Eğer gerekli önlemleri almadan bu uygulamaya geçerseniz; domuz gribi salgını da artar, Allah korusun ölümlerde. Kim bilir belki de; çocuğunu iyileştirmek uğruna hırsızlıklar da.