ANILARINIZDAN SİLİN GİTSİN…

Son tahlilde, Kurulacak yeni Kıbrıs’ın adı, “ Kıbrıs Federal Cumhuriyeti mi olur, Kıbrıs Halk Cumhuriyeti mi olur…? Yoksa Kıbrıs Sosyalist Cumhuriyeti mi? Adların, isimlerin, tanımlamaların sonuçta ne önemi var? Geçmişin kanlı faturalarını zamlı şekilde ödeyen biz Kıbrıslılar, artık fazla şartlar koşmadan ve hakkımızdan fazlasını talep etmeden, bir arada yaşamak için samimiyet ve özveri içinde olmalıyız! İçimizde bu günkü durumun, yani statükonun devamından yana olanlar elbette vardır… Ve çıkarları gereği, Milliyetçilik ayaklarına yatarak ve bayrağa sarılarak bir antlaşmayı engellemek için uğraşacaklardır! Bizdekiler; Rum’un malını ganimetleyen, satan, ceplerini dolduranlardır ve bu avantayı bırakmak istemezler tabii ki… Güneyde kalan Türk mallarına uygulanan işlem, uluslararası hukuka daha uygun olsa da… … kırk yıldır Rumlar o malların kaymağını yemektedirler! Burada önemli olan şey; Akıncı ile Anastasiadis, bu çıkar gruplarına net şu mesajı vermelidirler: “ – Avanta buraya kadar beyler, bundan böyle yediklerinize sayın!” Diyeceksiniz ki; “ – Alışmış kudurmuştan beterdir !” Veya; “ – Kuzeydeki soygun düzeninin subaşını tutan deli Dumrullar nasıl yola gelecek? “ Yüzde beş yüz karla halkı kazıklayan, Türkiye’den ucuza kapatıp buradaki halkı soyan al – satçı kudurmuşların... … tepkileri ne olacak?   Ne olursa olsun… Kıbrıs Türk Halkının kanlı tarihinde öyle bir sayfa vardır ki… O sayfada yazılanları yaşayan; Komutan dayağı yiyen, İşkence gören, Öldürülen Kıbrıslı Türkler, bir daha asla “ Türk’ten Türk’e “ kampanyalarını unutmaz! Rum’dan bir okka domates alanın yüzleri maskelilerce öldüresiye dövüldüğü günleri unutmadı bu halk! Ve; Rum’dan aldığı malları stok ederek, Sancaktar izniyle, Gettolarda yaşayan halkı kazıklayarak tatlı karlar elde edenler unutuldu mu dersiniz?   Hak, hukuk, eşitlik ve adaletin egemen kılınacağı, Bağımsız, bağlantısız, Kendi içinde özgür bir Cumhuriyet! İki resmi dilin; Türkçenin ve Rumcanın zorunlu öğretileceği bir eğitim sistemi… Her çocuk, okuldan başlayarak Türkçe ve Rumcayı konuşmaya başlayacak! Bugünkü Kıbrıs bayrağının sağ ve sol alt köşelerine, her iki federe kanatın simgeleri olan bayraklar ilave edilebilir… … böylelikle, ayrı olarak Türk ve Yunan bayraklarının kullanılmasına da gerek kalmaz böylece! Ders kitaplarından her türlü “ fanatizm “ çıkarılmalı ve 1963 Aralık ayından bu yana geçen tarih süreci, bir daha hatırlanmamak üzere unutulmalı ve unutturulmalıdır! Sanki yaşanmamış gibi! Ne dersiniz…     Çavuşoğlu, “inşallah bu sene” dedi TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, dün saat 13.10’da özel uçak ile ülkemize geldi. Çavuşoğlu yaptığı açıklamada 2015 yıl içinde her iki tarafın da kararlı olması durumunda Kıbrıs’ta kalıcı bir çözüm, barış olabileceğine vurgu yaptı. Çavuşoğlu garantörler ile ilgili ise, yol haritasının sonunda 5’li toplantılar olacağına vurgu yaptı. Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu dün saat 13.10’da özel uçakla KKTC’ye geldi. Adaya gelişinin ardından ilk olarak Cumhurbaşkanlığı’na giden Mevlüt Çavuşoğlu Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından kabul edildi. Saat 14.45’te gerçekleşen kabulde Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, Dışişleri Bakanlığına vekalet eden İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay, Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Gürdal Hüdaoğlu, Müzakereci Özdil Nami ile TC Dışişleri Bakanlığı Müdürü Vakur Gökdenizler de hazır bulundu. Kabul sırasında açıklama olmadı… Kabul sonrasında Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın ev sahipliğinde heyetler arası çalışma yemeğine geçildi. Çalışma yemeğinin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi. TÜRKİYE’NİN DESTEĞİ Cumhurbaşkanı Akıncı, görüşmede devam eden müzakere süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Başta Cumhurbaşkanı ve Başbakan olmak üzere Türkiye Cumhuriyetinin müzakere sürecine verdiği desteğin bilindiğine işaret eden Akıncı, Türkiye Dışişleri Bakanlığı ve şahsi olarak Bakan Çavuşoğlu’nun da sürece başından beri ciddi katkı yaptığını ve Kıbrıs’ta artık bir çözüme ulaşılmasının zamanının geldiğine yürekten inandığını kaydetti. “UMUT EDERİM BAŞARIYA ULAŞACAĞIZ” Akıncı, “verdikleri şahsi, kurumsal ve TC’nin verdiği desteğe teşekkür ederim. Kıbrıs’ta yıllar süren çözümsüzlükten sonra iki tarafın da hak ve çıkarını gözetecek, toplumu eşitlik ve güvenlik içinde yaşatacak yeni bir döneme girmenin zamanı geldi. Müzakereler de bu doğrultudadır. Umut ederim Perşembe günü Anastasiadis ile artık bu süreci olumlu bir şekilde sonuçlandırabilelim ve Kıbrıs’ın gelecek kuşakları farklı bir geleceğe ulaşsın. Çalışmalarımızı bu çerçevede yürüteceğiz. Umut ederim başarıya ulaşacağız” dedi. BİR ARAYA GELME KARARINI DESTEKLİYORUZ Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da, geçen yıl Ekim ayında ara verilen müzakerelerin Anastasiadis’in masaya dönmesi ile tekrar başlamasından duydukları memnuniyeti dile getirdi. Liderlerin ayda en az 2 defa, müzakerecilerin ise daha sık bir araya gelme kararını desteklediklerini kaydeden Çavuşoğlu, “Müzakerelerin 11 Şubat ortak deklarasyon ve bu güne kadarki yaklaşımlar çerçevesinde sonuç alıcı bir şekilde sürdürülmesini arzuluyoruz” dedi. BU ÇÖZÜM SÜRECİNE İNANIYORUM Çavuşoğlu, “bu kararlılık sürerse bu yıl içinde Kıbrıs’ta kalıcı bir çözüm olabilir. Türkiye’nin kararlılığı vardır. Kararlılığımız 2004’teki ile aynı düzeyde. Hatta her zamankinden daha fazladır. Bu bir taviz değil. Kalıcı, adil bir çözüm için Türkiye’nin ortaya koyduğu karardır. Aynı kararlılığı Akıncı ve Nami ve çalışma arkadaşlarında da görüyoruz. Umarın Rum kesiminde de şu andaki kararlılık artarak devam eder ve bu sonuca ulaşabiliriz. Aslında 2 taraf da kalıcı bir adil bir çözüm sunacağı fırsatların farkında. Sadece Türkiye Yunanistan değil, Kıbrıs’taki çözüm süreci AB, BM ve uluslar arası örgütleri de yakından ilgilendiriyor. Çözümün herkese faydası olacak. Çözümle birlikte Kıbrıs kalkınma adası refah adası olacak ve bu her iki halkın yararına olacak” dedi. İNŞALLAH BU SENE Türkiye’nin her zaman olduğu gibi bu süreçte de Kıbrıs Türk halkının yanında olacağını vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye’nin başta ekonomik kalkınma olmak üzere her türlü kalkınma ve istikrara desteğinin devam edeceğini kaydetti. Çavuşoğlu, “ancak en büyük desteğimiz müzakere süreci ve inşallah bu sene içinde ulaşacağımız kalıcı, adil bir çözümdür” dedi. Garantörlüklerle ilgili bir soru üzerine de Çavuşoğlu, bu yöndeki spekülatif söylemlerden uzak durulması gerektiğini, bunun şu anda devam eden sürece zarar vermekten başka bir işe yaramadığını söyledi. 5’Lİ TOPLANTI Müzakerelerin iki lider ve müzakereciler ile devam ettiğini kaydeden Çavuşoğlu, “yol haritasının sonunda 5’li toplantılar olacak, o dönemde tüm bunlar konuşulacak. Şimdiden bunları gündeme getirmenin bir anlamı ve faydası yok. Zamanı geldiğinde buradaki pozisyonlarımız ve tutumlarımız açıklanır” dedi.Bir Rum Gazetecinin, garantörsüz bir çözümü kabul ediyor musunuz? Şeklindeki sorusuna da Çavuşoğlu, bu soruya yanıtını verdiğini, şu anda bu konunun gündemde olmadığını söyledi. FOTO: DAVUTOGLU