27 Kasım 2024
  • Lefkoşa11°C
  • Mağusa14°C
  • Girne15°C
  • Güzelyurt11°C
  • İskele14°C
  • İstanbul9°C
  • Ankara2°C

ALLAH TAKSİRATIMIZI AFFETSİN

Oshan SABIRLI

13 Şubat 2015 Cuma 08:10

Ülkemiz dün bir kez daha enteresan bir banka soygununu yaşandı. Gündem yine rutine oturdu derken heyecan vardı. Siyasetin çıkmazlarında, tam her şey yine birbirine benzemeye başladı derken, bu kez aniden çalan bir telefon ile haber merkezinde adrenalin yükseldi. Biz Kooperatif Merkez Bankası soygununun haberlerini yine yoğun şekilde yaparken, bu dava süreci, bilinmezleri beraberinde getirirken, bu kez Lefkoşa Organize Sanayi Bölgesi’nde bizim de yoğun şekilde çalıştığımız bir bankanın şubesi soyuldu. Ne? Nasıl? Kim? diye anlamaya çalışırken, haber merkezinden arkadaşlar Sanayi’nin ve Limasol Kooperatif Bankası’nın bu şubesinin yolunu tuttu. Kar maskeli, helment takan saldırganlar bankaya girdi, İlk belirlemelere göre 8 bin 700 TL civarında para, silah kullanılarak çalındı. Soyguncular ardından sırra kadem bastı. Soygun ile ilgili, polis geniş çaplı araştırma başlattı. Açıkçası dün bir kez daha Polis Genel Müdür Vekili Pervin Gürler’in ruh halini düşündüm. Pervin Hanım, görev süresinin sonuna doğru giderken, abuk subuk işlerle uğraşmaya devam ediyor. Bir yıl dolmadan tam 3 banka soygunu yaşandı bu ülkede. Polis okulunda verilen dersler ile hayatın gerçekleri ne kadar birbirini tutuyor açıkçası emin değilim. *** Ekonomik krizn tavan yaptığı, kredi kartı borçları altında ezilen, borç batağına saplanan bir toplum olduğumuz ortada. Yaldızlı isimi ve takım elbiseleri ile “Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu” ise internet kafeler, bet ofislerde denetlemeler yapmaya durdu. Açıkçası ülkemde göstermelik yapılan işler midemi daha da bulandırıyor. Sistemsizliğin kol gezdiği bu ülkede, kumarhanelerin tam bir batakhaneye döndüğü, gece kulüplerinde bedenini satan kadınların vurulduğu acı gerçeği yaşanıyor. Biz ise medyatik işlerin peşinden koşmaya devam ediyoruz. Büyük balıkları değil, çoluk çocuğun 1-2 gram bonzai ve benzeri uyuşturucularla tutuklanışlarını çok büyük işler başarmışsız gibi lanse ediyoruz. Hayatın tüm alanlarında yaşanan çözümsüzlük, eğitimsizlik, sevgisizlik içinde, önünü göremeyen bir nesil yarattığımızı düşündükçe, kelepçe vurduğumuz gençleri balık istifi gibi, tecavüzcülerin, katillerin, hırsızların bulunduğu mekanlara hapis ettikçe hakkımıza hayırlısı. Bu ülkede o kadar sakat iş var ki. Dün bir kez daha içim yandı. Meclis oturumunda bir rezaleti daha yaşadık. Beni temsil eden vekillerin meclis salonunda olmadığı anları defalarca Meclis TV’den izleyicilere ulaştırıldı. Üstelik boş koltuklara konuşan parlamenterlerin içine düştüğü trajikomik durum galiba artık işselleştireceğimiz bir manzara gibi. Ülke yangın yerine döndü. İnançsızlık kol geziyor. Boşanma oranlarındaki artış, uyuşturucu kullanımındaki artış, işsizlik oranlarındaki artış, trafik kazalarındaki artış derken hayatın iyi bir yere gitmediği ortada. Kendimi kandırılmış gibi hissediyorum. İçinde bulunduğum sitemin çarklarının üzerime üzerime geldiğini düşünüyorum. Allah taksiratımızı affetsin.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.