Yaş ve cinsiyet üzerinden siyaset yapmanın yanlış olduğunu kaydeden bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı, “esas olan fikirler ve görüşlerdir “ dedi

Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı dün Yeniboğaziçi’nde düzenlenen bölge toplantısında cumhurbaşkanı seçerken yaş ve cinsiyetin değil, o yeri fikirleri ve görüşleriyle kimin nasıl dolduracağının önemli olduğunu vurguladı.

Konuşmasının başında bugün anılan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne değinen Akıncı, 19’uncu yüzyılda emekçi kadınların başlattıkları mücadelenin devam ettiğini, dünyanın da Kıbrıs Türk toplumunun da toplumsal cinsiyet eşitliği açısından hala istenilen noktaya gelemediğinin altını çizdi.

Konuşmasında diğer adayların kişilikleri değil politikalarıyla ilgilendiğini kaydeden Akıncı, Akıncı, ancak cinsiyet ve yaş kategorileri üzerinden siyaset yapmanın yanlış olduğunu vurguladı. Akıncı, değişimin cinsiyet ve yaşla sağlanamayacağının altını çizerek,  “Yaşınız genç fikirleriniz yaşlı olabilir. Ben, dört boyutta özetlediğimiz siyasetin en doğru en yeni fikirler olduğunda ısrarlıyım. Cumhurbaşkanlığı seçiminde kimin bu yeri doldurabileceğine; fikirleri, görüşlerinin ne olduğuna, bunları hangi çerçevede yapabileceğine bakılmalıdır” diye konuştu.

Konuşmasında “Dört Boyutlu Siyaset” başlığı altında özetlediği Cumhurbaşkanlığı Rotası’nı ana hatlarıyla aktaran Akıncı, Cumhurbaşkanının bağımsız ve tarafsız olması gerektiği üzerinde de durarak, “Bağımsızlık ve tarafsızlık, cumhurbaşkanının tüm siyasi partilere eşit durabilmesi, tüm renkleri ideolojileri kucaklayabilmesidir. Ancak tarafsızlık ilkesizlik değildir. İnsan hakları, kadın hakları, çocuk hakları, hayvan hakları demokrasi, toplumsal cinsiyet eşitliği konularında, konularında taraf olmalısınız” dedi

“Gerçekçi olmalıyız”

Çözüm konusunda Kıbrıs Türk halkına bugüne kadar çok vaatlerde bulunulduğunu anımsatan Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı, “Dört Boyutlu Siyasetimin” birinci boyutu olan “Çözüm Odaklı Siyaseti” anlatırken elimde sihirli değnek olmadığını, üç ayda çözme sözü veremeyeceğimi ifade ediyorum. Gerçekçi olmalıyız. Çözümü elbette istiyorum. Çözümün parametreleri bellidir.

Ben kendi payıma, Kıbrıs Türk halkının haklarını koruyarak adil bir çözüm olması için elimden geleni yapacağım. Rum tarafına anlayışla yaklaşıp empati yaparken onların da bizim cumhuriyetten dışlanmışlığımızın, gettolarda yaşamanın yarattığı travmaları hatırlamalarını isteyeceğim. Bunları hatırlamalı ve eğitim sistemlerini de düzeltmeye başlamaları gerekiyor çünkü bu topraklarda barış kültürünün gelişmesi için eğitimin çok büyük önemi vardır” diye konuştu.

“Oyların tapusu süresiz olarak herhangi bir partiye verilmiş değildir”

Akıncı konuşmasını şu ifadelerle tamamladı:

“Halk bizi bu göreve layık görürse, bu yolda ilerleyeceğiz ve sizlerin oyları da bu programı destekleyen oylar olacak. Ben bu programa destek isterken, önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçiminin bir partiler seçimi olmadığının bilincinde olmanızı istiyorum.

Partilerin kendilerine ait olduklarını söyledikleri oylar, o geçmişteki seçim için geçerlidir. Oyların tapusu süresiz olarak herhangi bir partiye verilmiş değildir.  Halk her seçimde durumu değerlendirir ve ona göre kararını verir çünkü tapunun gerçek sahibi halktır. Özgür iradenizle vereceğiniz kararın hayırlı olmasını diliyor, beni bu göreve layık görmeniz halinde gelecek kuşaklar için en doğrusunu en hayırlısını yapmaya söz veriyorum.”