Rauf R. Denktaş Düşüncelerini Yaşatma Derneği Genel Başkanı Latif Akça yaptığı açıklamada  Şener Elcil Rumun söyeleyemediklerini söylüyor dedi.  Akça açıklamasında Anastasiadis tarafından Rum kesiminde  İngiliz koleji yönetim kuruluna atanan ve orada Rum devlet başkanını temsil eden, kızı da bu okulda burslu olarak okuyan Elcil almış olduğu ödeneklere karşılık  Türkiye ve KKTC düşmanlığı yapmaktadır dedi.

Daha önceleri de sözde sendika ajandası altında  kendi Liderlerine Katil ve Devletine işgalci diyecek kadar kin ve nefret yayarak küçülen bu zihniyet Kıbrıs Türk halkı tarafından kınanmıştır. Yapılan yayın hakkında suç duyurusu yapılmış ve birçok öğretmen tarafından protesto edilerek ajandalar kendisine iade edilmiştir.

Ayni şahıs yandaşları ile birlikte her fırsatta KKTC’ ni aşağılamaktadır diyen Akça, şimdi de bilinçsizce Anavatana ve Dışişleri Bakanı  Sn. Mevlüt Çavuşoğlu’na yönelik ağır saldırıda bulunarak  “Çavuşoğlu’nun haddini aştığını, Türkiye’nin adanın %37 sini ele geçirerek burada ayrılıkçı kukla bir devlet kurduğunu, tüm adayı almak istediğini, Crans Montana’da görüşmeleri çökerttiğini, sorunu çözümsüz bırakanın Türkiye olduğunu, Türkiye’nin adanın kuzeyinde etnik temizlik yaparak demografik yapıyı bozduğunu, Kıbrıs Türklerine zorla soy ismi aldırttığını, köy isimlerini zorla değiştirdiğini” mesnetsiz bir şekilde iddia etmektedir.

Anastasiadis’e dil uzatamayan Türkiye’yi yerden yere vurarak Rumu aklamak hangi aklın ürünüdür.

Yukarıdaki çirkin ifadeleri kullanan şahsın esas amacı , Crans Montanadaki müzakerelerde Federasyon görüşmelerinin bozulmasını Türkiye’nin fikriymiş gibi gösterme çabalarıdır. Bu çabalar  Anastasiadis’in       Sn. Çavuşoğlu’na söylediği ‘’Rum toplumu yetkileri eşit paylaşmak istemiyor bu yüzden iki devletli çözüm modeli görüşelim’’ gerçeğini değiştiremeyecektir.

Eğitimci olarak ülkemizde görev yapan, eğitimcilerin kabul ettiği ve üye olduğu bir sendikanın              Genel sekreterliğini yapan bu şahıs bulunduğu konum itibarı ile yeni nesillere öğretmesi gereken onca milli  manevi ve evrensel bilimler  varken, ismi Türk, yaşadığı ülke Türk, Ailesi Türk ama,  sanki içine bir rum girmişçesine açıklamalar yapmaktadır. Neden.?

KKTC bütçesinden maaş alan bir öğretmenin bu türden suç teşkil eden beyantlar vermesi halkı birbirine düşürmesi, KKTC’ne ve Anavatan Türkiye’ye saldırması suç değilmidir? Bu ifadeler, atılan bir taştan çok daha ağır, çok daha aşağılayıcı değil mi? Milli Eğitim Yasası’nın, Kamu Görevlileri Yasası’nın, Ceza Yasası’nın gereğini niye yapılmıyor? Kişilere hakaret etmek suç ama, devlete ve Türkiye’ye hakaret etmek hak mı? Niye susup seyirci kalıyorsunuz? Ajanda olayının sonucunu merakla beklerken, bu son açıklama için de Polisi ve savcılığı göreve davet ediyoruz.