24 Kasım 2024
  • Lefkoşa10°C
  • Mağusa11°C
  • Girne13°C
  • Güzelyurt7°C
  • İskele11°C
  • İstanbul5°C
  • Ankara0°C

AĞZINDAN BAL AKANLAR (2)

Arif Alasya

15 Ocak 2016 Cuma 09:15

İster yeni olsun ister eski maalesef KKTC’deki politika bu.Politikacılarımızı bu şekilde hareket etmeye zorlayan da yasalarımız.Yasalarımızla vekillerimize o kadar mali kıyak sağlamışız ki hiç kimsesi o seçilmişliği kaybetmek istemez. Bir örnek vererek yasaların sağladığı kıyağı bir örnekle açıklayalım.Birisi X dairede bir memur olan birisi Millet vekili seçildi. 12 yıllık da memur,10 yıldan erken emekli olma hakkına sahip,5 yıllık da mücahitliği var.Seçildiği gün 10+(5X2)=20 Yıldan emekli olur ve ikramiyesini çalıştığı baremden alır.Ancak vekil maaşı daha yüksek olduğu için emeklilik maaşı yerine vekil maaşını alır.Artık onun için yeni bir hayat başlamıştır.Vekilliği kaybettiği yıl yeni bir emeklilik hakkı kazanmıştır.Vekillikte geçirdiği süre emekli çıktığı hizmet yıllarına eklenir ve ikramiyesi ona göre tekrar hesaplanır,ilk aldığı miktar bu miktardan düşülerek kendisine ödenir.Artık emekli maaşı Vekil maaşı üzerindendir.Bir de bu vekilimiz bakanlık yaparsa gel keyfim gel.Şimdi durup hesap yaparsam ayıp mı olur bilmem ama maaşlar konusunda şunları yazabilirim.Vekil maaşı ‘’ Milletvekillerine, yıllık asli maaşının %48’ine eşit bir miktar’’Bakanlar ‘’ Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcısı ve Bakana yıllık asli maaşının %60’ına eşit bir miktar’’ Meclis başkanı ve Başbakan ‘’ Cumhuriyet Meclisi Başkanı ve Başbakana yıllık asli maaşının %73’üne eşit bir miktar’’ Bunların dışında Bu vekil olmuş,Bakan olmuş politikacıların parti ve yandaşlarına ikram ettikleri siyasi kadrolar tabi ki çabası. İşte bu sebepten Politikacıların ağzından bal akar.Onlar için önemli olan söylemleri ile amaçlarına ulaşmaktır.Bir kez oraya ulaştılar mı geçmiş söylemlerinin hiç mi hiç kıymet-i harbiyesi yoktur.İstisnalar kaideyi bozmaz hepsi Süleyman Demirel’in sözünü uygular ‘’Dün dündür bu gün bu gündür’’ Şimdi bu politikacıları kim nasıl seçer bir de ona bakalım. Tabi ki biz halk.Oyumuzu sandıkta hangi kıstaslara göre kullanıyoruz.İstisnalar hariç şöyle sıralayabiliriz(Bu güne kadar böyleydi değişir mi bilemem) 1- Akrabamdır,ahbabımdır bir ihtiyacım olursa yanına giderim oğlumu kızımı işe alır,bana bir siyasi kadrocuk ayarlar 2- Bu doktor çok iyidir ve gözü gönlü toktur bak ne zaman gitsem muayene parası almaz fakir fukaranın halinden anlar. 3- Yanına giderim da bu evin yanındaki tarlacığı bana halleder yanında görüneyim. Yani hep bireysel düşüncelerle sandığa gidiliyor.Ben bu davranışları şöyle özetlemiştim ‘’Gencin rüşvetinin asgari ücrette bir iş,memurun rüşvetinin bir barem içi artış,köylünün rüşvetinin bir dönüm tarlaya indirgendiği bir ortamda siyaset yapılmaz.Bu sözleri bir siyasi partinin Parti meclisi üyesi olduğum dönemde 1993’de aktif siyaseti bıraktığım dönemde söyleyerek politikada kenara çekilmiştim.Çünkü amacım bireysel siyaset yapmak değildi.Yıllar sonra yeniden siyasete başlarken bir şeylerin değiştiği vahametine kapılmıştım ancak maalesef değişen bir şey yokmuş . Yine Politikacıların ağzından bal akmaya devam eder ,yine o yapamaz ben yaparım teranesi,yine o batırdı ben çıkaracağın kavgası. Bunca yılda yarattıkları devlet örgütlenmesi en büyük avantajları ağzından bal akanların.40 yıldır yarattıkları bu büyüklük onların buralarda kalıcı olabileceklerinin en büyük avantajları. Seçmen profili değişmediği sürece de hep Ağızlarından bal akacak olanlar kazanacaktır.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.