ABD HEM ZENGİN, HEM FAKİR
Artan protesto eylemlerini ise 'devrim hazırlığı' olarak değerlendirenler var.
03 Haziran 2015 Çarşamba 22:18
ABD dünyanın en zenginlerini barındıran, fakirliğin de en yaygın olduğu sanayi ülkelerinin başında geliyor. Artan protesto eylemlerini ise 'devrim hazırlığı' olarak değerlendirenler var.
Zenginle fakir arasındaki makas giderek açılıyor. Bütün dünyada bir avuç zengin servetine servet katarken fakir ve muhtaçların sayısı hızla artıyor. Gelir dağılımındaki eşitsizlik küresel problem haline geldi.
Thomas Pikkety gibi iktisatçıların büyük çoğunluğu eşitsizlikten kapitalizmi sorumlu tutuyor. Öncelikle ABD'de en alt gelir grubu memnuniyetsizliğini protesto gösterileriyle dışa vurmaya başladı. Geçmişte protesto eylemleri devrimle sonuçlanmıştı.
ABD'nin en popüler yatırım fonu yöneticilerinden Paul Tudor Jones da Kaliforniya'daki bir konferansta yaptığı konuşmada son derece sert ifadeler kullandı. Jones, “Bağımlılıktan kurtulmak isteyenler gibi atılacak ilk adım bir sorun olduğunu kabul etmektir. Kar tutkumuzu öylesine olağan kabul etmeye başladık ki toplumun nasıl tahrip olduğunu göremez olduk" diye konuştu.
'Devrim, daha fazla vergi ya da savaş'
ABD'de nüfusun yüzde biri toplam gelirin yüzde 20'sini kazanıyor. 1970'lerin sonlarına kadar bu oran yüzde 10 dolayındaydı.
Servetini bağışlara ve toplum yararına kurulan vakıflara yatırmaya başlayan Jones 4,6 milyar dolarlık servetini serbest piyasa ekonomisine borçlu.
Jones'ın, “En zenginle en fakir arasındaki makas kapanacak. Buna geçmişte sıkça tanık olundu. Ya devrimle ya vergilerle ya da savaşla. Bunların hiçbirinin arzuya şayan olduğu söylenemez” şeklindeki sözleri ve bir milyarderin ağzından ‘devrim' kelimesinin çıkması Amerikan medyasının dikkatini çekti.
Nitekim son yıllarda ABD'deki halk hareketleriyle protesto eylemlerinin sayısı artmaya başladı. "Occupy Wall Street" hareketini eğitim uğruna borçlanmak istemeyen yüksek okul öğrencilerinin eylemleri izledi. Hizmetler sektöründe çalışanların asgari ücretin arttırılması talebiyle yaptıkları eylemlerin sayısında önemli artış kaydedildi. Polis şiddeti ve ırkçılık aleyhtarı gösteriler de en çok fakir beldelerde düzenleniyor.
On yılların ihmali
Yale Üniversitesi Amerikan Tarihi ve Ekonomi Politikası Profesörü David Huyssen artan huzursuzluğu şöyle değerlendiriyor:
“Çoğu bu ayaklanmaların siyasi bakımdan anlamsız ve hedefsiz olduğunu sanıyor. Bu doğru değil. Bütün protesto eylemlerinin on yıllardır ekonomik ihmale uğratılmanın, zaruri yatırımların yapılmamasının ve ayrımcılığın sonucu ve tepkisi olduğu unutulmamalı. Son zamanlarda polis şiddetini kınama eylemleri arttı. Olumsuzluklara ezelden beri tanık oluyoruz.”
İnsan hakları savunucusu Martin Luther King, “Ayaklanmalar sesini dinletemeyenlerin dilidir” demişti. Geçmişte ayaklanma ve protestolar yeni düzenin ve devrimlerin habercisi olmuştu.
Profesör Huyssen 19'uncu yüzyılda fabrika işçilerine düşük ücret ödenmesi, gelir eşitsizliği ve kötü çalışma şartlarını konu alan bir kitap yazmış. Huyssen “19'uncu yüzyılın işçi hareketleri de böyle başlamıştı. Mala zarar verilmiş, maden ocakları ve tren rayları dinamitlenmişti. 20'inci yüzyılın başlarına kadar şiddetin işçi hareketinin en temel araçlarından biri olduğu nedense unutulur. Sonunda işçinin talepleri yerine getirilmişti” diyor.
"Her sınıf kendi çıkarını gözetir"
Milyarder yatırım fonu yöneticisi Paul Tudor Jones, özel şirketlerin kamu yararına çalışmaya zorlanmasını istiyor. Ama aynı zamanda da asgari ücretin arttırılmasına karşı çıkan Cumhuriyetçi Parti'yi destekliyor.
Profesör Huyssen ise hayırsever kapitalistliğin yeni bir akım olmadığını ve ardında başka bir niyetin yattığını şöyle dile getirdi:
“Siyasi hareketlerin kaotikleşip çığırından çıkmasını önlemek için dağıtılacak parayı yönetme yetkisinin zenginlere verilmesi yeni bir düşünce değil. Bu, gelir dağılımındaki eşitsizlikle mücadelede izlenebilecek en anti demokratik yöntemdir. Hele bu yetkiyi, aynı zamanda da ücretlerin arttırılmasına karşı çıkanların istediği düşünülecek olursa.”
- İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes antlaşması yürürlüğe girdiABD Başkanı Joe Biden’ın Lübnan ile İsrail hükümetlerinin onaylamasının ardından duyurduğu ateşkes antlaşması yerel saatle 04.00 (Türkiye saati ile 05.00) itibarıyla yürürlüğe girdi.27 Kasım 2024 Çarşamba 09:41ORTADOĞU
- Çavuşoğlu: Prefabrik sınıfları kullanan öğrenci ve öğretmenler şikayetçi değilMilli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, bakanlığa ayrılan kaynağın okullarda iyileştirmeye yeteceğine inandığını vurguladı.27 Kasım 2024 Çarşamba 09:40KIBRIS
- Döviz güne nasıl başladı?Döviz güne nasıl başladı?27 Kasım 2024 Çarşamba 09:39PARA BORSA
- KTSYD üyeleri, kahramanlarımız için koşacakKıbrıs Türk Spor Yazarları Derneği (KTSYD), 1 Aralık Pazar günü düzenlenecek olan 12. Ülker Lefkoşa Maratonu’nda yer alacak.26 Kasım 2024 Salı 19:20SPOR
- Girne'de kavga: Yolcu taşımacılığı yüzünden birbirine girdiler!Girne'de yolcu taşımacılığı yüzünden çıkan kavgada 2 kişi tutuklandı.26 Kasım 2024 Salı 18:29KIBRIS
- Basketbolda Son Şampiyon İskele, şampiyonluk hedefiyle yeniden parkedeLarnaka Gençler Birliği Spor Kulübü Büyük Erkekler Basketbol Takımı, 25 Ekim’de İskele Dr. Küçük Spor Salonu’nda düzenlenen resmi bir törenle 2024-2025 sezonunu açtı.26 Kasım 2024 Salı 16:46BASKETBOL
- Akansoy: CTP'nin erken seçim önergesi hâlâ yürürlükte bulunmaktadır.Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), Genel Sekreteri Asım Akansoy bütçe görüşmelerinin ertelenmesini eleştirdi.26 Kasım 2024 Salı 09:56KIBRIS
- Basketbol MHK başkanından mesaj var: Ortak aklı oluşturduk, galiba başardık"Basketbol MHK başkanından mesaj var: Ortak aklı oluşturduk, galiba başardık"26 Kasım 2024 Salı 09:52BASKETBOL
- Lefkoşa'da yol yapım çalışmasıSurlariçi Sarayönü ve Haşmet Gürkan Sokak’ta Yol Bakım Çalışması Bilgilendirmesi26 Kasım 2024 Salı 09:47LEFKOŞA
- LAÜ’den Diş Hekimliği Haftası’na Özel BilgilendirmeErken Tanı ve Düzenli Kontrol Önerisi26 Kasım 2024 Salı 09:43LAÜ - LEFKE AVRUPA ÜNİVERSİTESİ
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.