AB ÜLKELERİNDE SIĞINMACI ZİRVESİ ÇATLAĞI

Avrupa Birliği'nde dört ülke Pazar günü Brüksel'de yapılacak sığınmacı zirvesine katılmayacağını açıkladı. Zirve, iltica politikaları konusunda koalisyon içerisinde anlaşmazlık yaşayan Almanya için önem taşıyor.

Avrupa Birliği'nin göç ve iltica gündemiyle hafta sonu düzenleyeceği mini zirveye, Orta Avrupa ülkelerinden boykot kararı geldi. Visegrad Grubu olarak bilinen Macaristan, Polonya, Slovakya ve Çek Cumhuriyeti'nden oluşan dört ülkenin liderleri, Pazar günü Brüksel'de yapılacak zirveye katılmayacağını duyurdu. Kararı duyuran, Macaristan Başbakanı Viktor Orban oldu. Orban, Almanya'da koalisyon ortakları arasında iltica politikası nedeniyle yaşanan görüş ayrılığına atıfta bulunarak "Bazı ülkelerde iç siyasi zorluklar olduğunu anlıyoruz. Ancak bu durum Avrupa çapında bir aceleye neden olamaz" dedi.

Orban, liderler düzeyindeki bir zirvenin Avrupa Konseyi tarafından düzenlenmesi gerektiğini de söyledi. Mini zirveye ilişkin çağrı AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker tarafından yapılmıştı. Juncker, 28-29 Haziran tarihlerinde gerçekleşecek AB zirvesi öncesinde ülkeler arasında fikir alışverişi yapılması için AB ülkelerini Brüksel'de biraraya gelmeye çağırmıştı.

Brüksel'deki zirvede neler ele alınacak?

Alman basınına yansıyan taslak metne göre Avrupa Birliği zirvesinde havalimanlarında, tren istasyonlarında ve karayolu noktalarında sınır güvenliğinin artırılması önerilecek.

AB'nin sınır koruma ajansı Frontex'in yeniden yapılandırılması seçeneği de ele alınıyor. Frontex'in polis sayısının 2020'ye kadar 10 bine çıkarılarak "AB sınır polisine" dönüştürülmesi hedefleniyor. AB topraklarına giren mültecilere, kayıt oldukları ülke dışına çıkmaları durumunda ceza uygulanması getirilmesi de planlanıyor.

AFP'nin ele geçirdiği metne göreyse mültecilerin değerlendirilmesi için Birliğin toprakları dışarısında "karaya varış noktalarının" kurulması planı ele alınan seçenekler arasında.

Zirve Almanya için neden önemli?

Göç zirvesi düzenleme kararında iltica politikaları konusunda siyasi krizin yaşandığı Almanya'nın baskısının önemli rol oynadığı belirtiliyor.

Almanya Başbakan Angela Merkel, İçişleri Bakanı Horst Seehofer ile Berlin'in iltica politikası üzerine derin fikir ayrılığı yaşıyor. Seehofer başka bir AB ülkesinde kayıtlı olan, sınır dışı edildikten sonra geri dönen ve belgesi olmayan sığınmacıların Almanya tarafından reddedilmesini istiyor. Merkel ise göç ve iltica politikası konusunda AB çatısı altında bir çözüm bulunmasını talep ediyor.

Merkel liderliğindeki Hristiyan Birlik içerisinde yer alan Seehofer'in partisi Hristiyan Sosyal Birlik (CSU), AB ülkeleriyle çözebilmesi için Merkel'e Haziran sonuna kadar vakit tanımıştı.